Theodor W. Adorno’da Negatif Diyalektik

Описание к видео Theodor W. Adorno’da Negatif Diyalektik

Frankfurt Okulu’nun önemli üyelerinden biri olan Theodor W. Adorno çoğunlukla arkadaşı Max Horkheimer ile birlikte kolektif çalışmalar yürütmekle beraber ortaya koyduğu bireysel çalışmalarıyla da dikkatleri üzerine çekmiştir. Adorno, kültür, sanat ve felsefe alanı başta olmak üzere çok katmanlı eleştirel-metodolojik yaklaşım olarak geliştirdiği ünlü “negatif diyalektik” fikrini ortaya atmıştır. Kendi dönemine kadarki geleneksel diyalektik düşünme yönteminin dayanmış olduğu pozitivist-olumlamacı mantığı reddetmenin yanında klasik Marxist düşünce ile arasına mesafe koyarak gerek felsefi düşünce dünyasında gerekse toplumsal bilimlerde kritik bir rol üstlenmiştir.
Adorno, kültür ve sanat dünyasını belirleyen pozitivist düşünce sisteminin ve nesnel tarafsızlık fikrinin “yasa koyucu” özelliğinin totaliter/tahakkümcü sistemlerin şekillenmesine yol açtığına dikkat çekerek felsefe ve sosyal bilimler alanında ufuk açıcı fikirlere kaynaklık etmiştir. Tarafsızlık fikrinin kendisinin en büyük taraflılık anlamına geldiğini vurgulamıştır. Kültürün bir ideolojiye dönüşmesini, “negatif diyalektik” kavramı üzerinden açıklayan Adorno, Horkheimer ile birlikte aydınlanmanın, araçsal aklın ve kültür endüstrisinin eleştirisini yapmışlardır (Özel & Mumyakmaz, 2018, s. 64).
Negatif diyalektik fikri Frankfurt Okulu’nun genel eleştirel yaklaşımının ayrıntılı bir yönünü teşkil etmektedir. Adorno’nun negatif diyalektik düşüncesi Horkheimer ile birlikte yazmış oldukları Aydınlanmanın Diyalektiği yapıtının (2014) temel bakış açısına bağlı kalır. Adorno ve Horkheimer yapıtın başında şu ifadeleri kullanırlar: “En geniş anlamda ilerlemeci bir düşünme olarak Aydınlanmanın öteden beri hedefi, insanları korkudan arındırmak ve efendi konumuna getirmek olmuştur. Ne ki tamamen aydınlanmış şu yeryüzü muzaffer felaket alametleriyle parlıyor” (Adorno & Horkheimer, 2014, s. 19).
Adorno 1966 yılında felsefi başyapıtı olan Negatif Diyalektik'i yayınladığında söz konusu kitabın başlığını ‘paradoks’ olarak tanımlar, çünkü Adorno felsefi bir sistem inşasından öte bir "anti-sistem" oluşturmaktaydı (Behrens, 2011, s. 156). Adorno negatif diyalektik anlayışını kısaca “anti-sistem” olarak nitelendirir ve mantıksal açıdan tutarlı olan araçlara başvurma yoluyla birlik prensibinin ve üstün kılınmış olan kavramın kadiri mutlaklığının aksine, böyle bir birliğin etki alanının dışında kalan her şeyi ele almaya çalışır (Adorno, 2016, s. 12)
Negatif diyalektiğin merkezi temasını özdeşliğin olmayışı” fikri oluşturmaktadır. Negatif diyalektiğin anlamı belirlenen şeyin, “çözüm” olmadığı ama en azından bizatihi “sorun”un kendisi olduğudur (Joll, 2009, s. 244). Bir anlamda negatif diyalektik sorunsal olanın ön plana çıkarılmasına odaklanmaktadır.
Negatif diyalektik, hayatın içinde karşımıza çıkan özdeşlik durumlarının olumsuzlanması olarak nitelendirilmektedir. İlerleyişi ile kendisini olumsuzlamaya doğru götüren negatif diyalektik, sosyal ilişkiler bağlamında ele alındığında, insansallığın olumlanması ve tersinin de olumsuzlanması fikrini içerir. Başka bir deyişle, kavrayış ve düşüncede özdeşlik çelişki olarak anlaşılır. Adorno’nun diyalektiğinde özdeşlik, çelişkinin bir başarısı olarak değerlendirilmemektedir. Çelişki, olumsuzdaki olumlu biçiminde karşımıza çıkmaktadır. Öte yandan özdeşliğin egemen olduğu zamanlar da söz konusudur. Bu anlamda özdeşliğin hâkim olduğu zamanların örneği Nazi Almanyası’dır (Veysal, 2003, s. 53).
Adorno, bir yandan aydınlanmanın ilerlemeci mitini öte yandan Hegel ve Marx’ın diyalektiğinin dayanmış olduğu ilkelerin nihai bir aşamayla sonlanan totalleştirici yönünü eleştirir. Negatif diyalektik bu anlamda hem genel anlamda pozitivizmi hem de özel olarak geleneksel diyalektik düşünceyi yapısöküme uğratmıştır. Doğayı devamlı denetim altına almak ile eril düşünce yapısı arasında bağ kurması dolayısıyla Adorno’nun feminist kuram içerisinde önemli bir yere sahip olduğunu söylemek mümkündür. Özetle Adorno’nun negatif diyalektiği, diyalektik düşünceye egemen olan, tarihin ileriye/olumluya doğru evrildiği şeklindeki düşünceyi, aydınlanmacı temelleriyle birlikte reddetmektedir.

Комментарии

Информация по комментариям в разработке