Suç Ve Ceza Felsefesi / Bir İnsan Neden katil olur

Bir İnsan neden katil olur? masum ve iyi bir insan nasıl kendisini bir cinayete ikna edebilir?
Her insan kendisini tanıyamayan birer yabancı haline dönüşebilir. dostoyevski Suç ve ceza kitabı ile merhamet , cinayet gibi insani ve toplumu ilgilendiren konuların dışında özellikle birinin kendisine nasıl yabancılaşabileceğini ustalıkla işler.
Kitap eski bir üniversite öğrencisi olan raskolnikovun hikayesini anlatır. Raskolnikov ailesinden ayrı yaşayan ama maddi olarak sıkıntı çektiği için hukuk eğitimini yarıda bırakmak zorunda olan biridir. Kendisi çatı katında dar bir odada yaşamasına rağmen kirasını ödeyemiyor işin kötü tarafı ise ailesi yani annesi ve kız kardeşi ise en az onun kadar hatta belki daha da kötü durumdular. Bu durumda kız kardeşi kendisinden yaşça epey büyük olan zengin bir adamla evlilik kararı alır. Evleneceği adam kendisini kadınlardan üstün gören kötü bir olmasına rağmen annesi inatla adamın iyi biri olduğunu kendisini ikna etmiştir. Bunu raskolnikova gönderdiği mektupta belirtir ancak raskolnikov mektubu okuduğunda herşeyi anlar ve para yüzünden bu duruma düşmüş olmalarında dolayı hem sinirlenir hem de üzülür ama buna karşı bir çözüm bulur. Ev sahibini yani kocakarı dedikleri kadını öldürüp parasını almaya karar verir. Günlerce yaptığı plan üzerinde çalışır ama aslında yaptığı şey kendisini ikna etmektir. Kadın zaten kötü biri , ölmesinin kime ne zararı var ki diye düşünür. Bir gece planını gerçekleştirmek için baltasıyla alt kata inip kocakarının evinde kafasını baltayla parçalar ancak tam o sırada normalde orda olmaması gereken koca karının kız kardeşi gelir. Kız kardeşi son derece iyi biridir. Yıllarca ablası tarafından ezilen son derece masum ve korkak biridir. Raskolnikov gerisinde şahit bırakmamak için onu da öldürmek zorunda kalır. Raskolnikov cinayetten sonra aldığı altınları ve paraları eski metruk bir binada sakladıktan sonra evine döner. O zamandan sonra raskolnikovu yaptığı cinayetin ağır yükü altında ezilmeye başlayıp ağır bir hastalığa kapılır. Günler süren hastalığı ve vicdan azabı ile ezilemeye başlar. bu sürede bizde raskolnikovun düşüncelerine ortaklık ederiz. Kendisini daha çok iknaya etmeye yönelik yada karşı fikilerlerle kendisini suçlamaya başlar. bu sayfalarda kendimizi vicdan merhamet gibi kavramlarla sorgulamaya başlıyoruz.
Sıradan ve olağanüstü insanlar:

raskolnikovun ünniversite yıllarında gazetede yayınladığı bazı makalelerinde onun naıl bir ruh halinde ve nasıl bir düşünce yapısında olduğunu daha iyi anlıyoruz. ona göre iki tip insan var biri sıradan insanlar diğeri ise olağanüstü insanlardan oluşur. sıradan insanlar neredeyse insanlığın tamamını oluşturur ve bunlar doğuştan itaat etmeye ve onalara ne gösterilirse ona göre yaşayan insanlardır. mesela bir insan itaat ediyorsa bu kötü yada yanlış bir şey değil bu zaten onun doğuştan yapısından gelen güdülerinde biri o kişi zaten itaat etmek için yaratılmış. olağanüstü kişiler ise doğuştan lider ve toplumları yöneten kişilerdir. bu insanlar iyiye yada amaçlarını gerçekleştirmek için ahlaki değerleri çiğneyebilirler. çünkü bunları yapmak yani toplum içinde sivrilmek onların yazgılarında vardır. ancak böyle kendilerini gösterebilirler. Eğer doğuştan sahip olduğunuz bir göreviniz olduğunuz inanıyorsanız onu er yada geç gerçekleştirmek istersiniz. bu alın yazınızda vardır. bu bir kader en nihayetinde. işte raskolnikova göre kendiside olağanüstü
‪@PortalVideo‬
‪@TeolojikFelsefe‬
‪@SaltukhanAyas‬
‪@engindenizfelsefesi‬