İNCE GAZ KAÇAĞI İLE ABDEST BOZULUR MU? Abdestinden Şüphe Eden Ne Yapmalıdır? NAMAZ KABUL OLUR MU?

Birçoğumuzun gündelik yaşantı içerisinde ibadet etmek isterken yaşadığı sorunlardan biriside abdestte şüphedir. Yani vesvesedir. Abdestli olup olmadığından emin olamama ya da abdesti tam aldım mı almadım mı düşüncesi şeytanın bizlere en sık oynadığı oyunlardandır. Peki, abdestte vesvese durumları ile ilgili nasıl davranmalıyız? Şüphe ile abdestimiz bozulur mu? Abdest hususunda namazda veya namaz dışında şüpheye düşersek ne yapmamız gerekir?
Öncelikle gündelik yaşantı içerisinde sıklıkla başımıza gelen olaylardan birisi de yiyip içmeden kaynaklı oluşan gaz kaçırma durumudur. Öyle ki bu durum bazen o kadar sık yaşanır ki kişiyi abdest anında iken şüpheye düşürerek abdestin geçerli olup olmadığına yönelik içine kurt düşürmesine dahi neden olur. Bunun gibi birtakım nedenlerle kişinin yaşadığı kararsızlık, şüphe ve kuruntu hali vesvese ile sonuçlanır.
Bu durumda bir kimse ister Hanefi ister Şafi olsun, abdest aldığını kesin olarak bilen, ancak abdest aldıktan sonra hades (abdestsizlik) halinin meydana gelip gelmediği hususunda şüpheye düşen kişinin yani abdestini bozup bozmadığı konusunda şüpheye düşen kişinin, bu şüpheden dolayı abdesti bozulmaz ve abdesti var demektir.
Öte yandan, bir kimse abdestinin bozulduğunu kesin olarak hatırlar da bozulduktan sonra abdest alıp almadığı hususunda tereddüt ederse, abdestsiz sayılır ve abdesti yok demektir.
Bu durumların özeti aslında kısaca şudur; kesin olarak bilinen bir şey, şüphe ile ortadan kalkmaz.
Demek ki, her iki mezhebe göre de bir kimse abdest aldığını hatırlıyorsa ve abdestini bozduğunu bilmiyorsa, abdestli olduğunu unutmuş olması abdestine zarar vermez.
Bu, müslümanın ibâdetini bozmak için çalışan şeytanın bir vesvesesidir. Müslümanın, bu vesveseyi terketmesi ve yel sesini işitmedikçe veya kokusunu hissetmedikçe bunun için namazından çıkmaması veya abdestini yenilememesi gerekir.
Nitekim Ebu Hureyre'den rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
"Sizden biriniz (mescitte bulunduğu sırada) karnında bir şey bulur da kendisinden bir şey çıkıp-çıkmadığından (yellendiğinden) endişe ederse, bir ses duyuncaya kadar veya bir koku hissedinceye kadar sakın (yeniden abdest almak için) mescitten çıkmasın." (Müslim)
İbn Abbas (r.a.)’nın rivâyetine göre Resûlullâh (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Sizden biriniz namaz kılarken şeytan gelerek oturağına üfler O kimse abdesti bozulmadığı halde abdestinin bozulduğunu zanneder. Böyle bir durumdaki kimse ses veya koku duymadıkça namazını bırakmasın.
Yine makattan ses ya da koku gelmediği sürece, baloncuk şeklindeki gaz da dikkate alınmamalıdır. Hanefi ulemasının görüşü bu yöndedir.
İlave olarak bir kimse abdest arasında, bazı yerini yıkayıp yıkamadığında şüphe ederse, sadece orasını yıkar. Abdest aldıktan sonra şüphe ederse, yıkamak lazım değildir. Abdest aldıktan sonra, üzerinde yaşlık gören ve bunun da idrar mı, su mu diye şüpheye düşse ve bu da ilk defa başına geldi ise, yeniden abdest alır. Birkaç defa böyle şüphe edip alışkanlık haline geldi ise, şeytanın vesvesesi olduğu anlaşılır ve abdesti tazelemez. Hatta kişi bu vesveselere aldırış etmemeli, içine düşen şüphenin şeytanın vesvesesi olduğunu düşünmeli ve vesveseden kurtulmak için Felak ve Nâs surelerini okumalıdır.