HAYATİ HAMZAOĞLU "Son yıllarında çok zor zamanlar yaşayan Yeşilçam'ın iyi kalpli kötü adamı"

Описание к видео HAYATİ HAMZAOĞLU "Son yıllarında çok zor zamanlar yaşayan Yeşilçam'ın iyi kalpli kötü adamı"

Hayati Hamzaoğlu'nun tam röportajı:    • HAYATİ HAMZAOĞLU’NUN TEK ve SON RÖPOR...  
Kaynaklar : https://www.siyasetcafe.com/ali-hikme...
https://tr.wikipedia.org/wiki/Hayati_...
https://www.cnnturk.com/yasam/hayati-...

Yürürken dağları deviren bir adamın yalnızlığa, ölüme terkedilişinin öyküsü bu... kocaman "artiz"leri, kocaman yapan bir adamın dostları tarafından ihanete uğrayışının hikayesi bu... Pala bıyıklaryıla, kemer burnuyla, telaşlı sinirli halleriyle, dayak yiyip dayak atmasıyla yüreklere kazınmış bir ustanın çadırda yaşamaya mecbur bırakılışınının hikayesi bu... Bu hikaye kanserden tek başına ölen, 99 depreminde evini kaybeden, açlıktan hastalıktan ve bakımsızlıktan bir deri bir kemik kalan, göz çukurları çöken, ilaçlarını alabilmek için bitik haliyle saatlerce ssk kuyruğunda bekleyen daha sonra kendine üzülüp "beni kimse tanımadı ve bundan sonra da kimsenin hatırlayacağını sanmıyorum" diyip iki damla gözyaşı döken, mezarında "aile mezarlığı" yazan ama orada kendisinden başkası kimse olmayan, iki beyin ameliyatı geçiren, dilinin sol tarafı ve damağının bir bölümü alınan sol bacağındaki platin nedeniyle bostonla bile zar zor ayakta durabilen, Yeşilçam'da kendisi gibi karakter oyuncusu olan pek çok meslektaşının kaderini paylaşıp, yardıma muhtaç bir şekilde hayata veda eden bir üstadın hikayesi bu... Sinemanın kötü adamı Hayati hamzaoğlu 5 mart 1933 yılında trabzonda dünyaya gelir. Ailesi için hayat zor ve yorucudur. Onlar da birçok ailenin yaptıpı gibi tası tarağı toplar büyük umutlarla istanbula gelir. Yıl 1942 dir. Büyük umutlarla gelinen koca şehir istanbul onlara daha büyük umutsuzluklar getirir... İlkokulu bitiren Hayati ailesine yardım etmek için envai çeşit işte çalışır. Seyyar satıcılık, dökümcülük, kunduracılık, esnaf çıraklığı yaptığı mesleklerden sadece birkaçdır... 20 li yaşlara yaklaştığında bir kuyumcunun yanında iş bulur doğru mesleği bulduğunu düşünür kaderi onu bambaşka bir yola sürükleyinceye kadar bu işi yapacağını düşünür. Bir yandan da yeşilçam filmlerine düşkündür hayati hamzaoğlu ama oyuncu olacak potansiyeli ve cesareti kendinde bir türlü göremez ta ki bir gün tesadüf eseri produksiyon amiri ve oyuncu sadri karanla tanışana kadar. O gün 29 ekimdir hayati işe gitmemiş arkadaşları ile beyoğlunda gezmektedir. Yıl 1954 o sırada beyazperde için hazırlanan film ise köy çocuğu isimli dram yüklü bir filmdi. filmlerin kötü adamı Sadi Karan hayatiyi görür yanına gider onun fiziğindew duruşunda ve yürüyüşünden etkilkenmiştr "Bir film çekiyoruz" der, "Fiziğin çok uygun oynar mısın?" çoık şaşırır genç kuyumcu bu teklif kaşısında. bir röportajında bu durumu şu şekilde anlatır.: "Sadi Karan'ı filmlerinden tanıyordum. Daha önce görmüşlüğüm yoktur. Ben kuyumcuda çalışıyordum o zamanlar. Sinemayla ilgim yok. 'Oynarım' dedim. Gittim sete oynadım. 5 tane 50 kuruş verdiler, yevmiye olarak. Parayı kabul etmedim. Bıçkın delikanlıyız. Galata'da büyüdüm ben." Suavi Tedü'nün Köyün Çocuğu filmidir bu. Sete gittiklerinde bir figüran eksik olduğu için ekip beklemektedir. Ne yapacağını anlatırlar. "Gittim sete oynadım" der ama filmde şöyle bir görünen figüranlardan biridir sadece. Bu durum zoruna gider. Hiç aklında yokken oyunculuk ateşi düşer içine: "Onur meselesi yaptım. 'Ben bu işi öğreneceğim. Bir gün bu sokaklara adımı yazdıracağım' dedim." Söylediklerini yapar da adını altın harflerle yazdıracağı günlere yakındır. ama önce figüran olarak biraz pişmesi gerekmektedir. İşi gücü bırakır. Yeşilçam setlerinin kapılarında sabahlar. Ama nafile. Tam 3 yıl sürer bu durum. tam 3 yıl boyunca kahvede hapishane köşeşerinde bekleyen adamı oynar... Fİlmde dikkat bile etmediğimiz umursamadığımız sokaktan geçen adamlardan biri de odur. Ama 3 yıl sonra talihi yüzüne yavaştan gülmeye başlar... Yıl 1956 dır. Aydın Arakon'ın yönettiği Tuzak Oteli filminde bir rol kapmayı becerir. Kumarhane sahnesinde Neriman Köksal'ın fedailerinden birini canlandırdığı bu filmde kısa da olsa bir diyaloğu da vardır. 1957'de sadece bir filmde, Muharrem Gürses'in Yayla Güzeli Ayşe'sinde boy gösterebilir. Bir yıl sonrası için de durum farksızdır. Hata/Bırakın Ağlayayım adlı filmde küçük bir rol bulabilir sadece. Ama vazgeçmez. 1958 sinemada patlama yılı olacaktır. O yıl çekilen beş filmde yer alır. Osman Fahir Seden'in Beraber Ölelim filminde Ayhan Işık, Belgin doruk, Atıf Kaptan gibi dönemin starlarıyla birlikte geçer kameraların karşısına. 1957 de ayhan ışığın başrol dlğu bir avuç toprak filminde de görürüz onu. #hayatihamzaoğlu #yeşilçam #nostalji

Комментарии

Информация по комментариям в разработке