“BİZDEN Bİ CACIK OLMAZ” DİYEN BAŞTAN BERİ HAKLI MI?

Tarım için ısrar ettim. Yüzlerce program yaptım. Stratejik sektör olabilmesi için herkesi seferberliğe çağırdım. Oysa tarımda ithalatçı olmaya karar verdiler. Enflasyonun en büyük sebebi gıda fiyatları oldu yine de tarımı önemsemeyen anlayış ülkeye hakim oldu. Hükümetin en başarısız olduğu alan tereddütsüz tarımdır. Şimdi gıdanın her türünü, camlı hayvanı bile ithal eden bir Türkiye var.

İkinci başarısızlık eğitimde. Çocuklarımızı kaliteli eğitimle donatmalılar. Okullarda eğitim kalitesi düştü, üniversiteler tabela okullarına dönüştü. Halbuki bilim, teknoloji, Ar-Ge, inovasyon üretim merkezi olacak fakülteler Türkiye’yi ekonomik olarak sıçratabilirdi. Tam tersine iyi eğitimli gençlerin yurtdışına kaçmasını alay ederek seyrettiler. Hükümeti bu açıdan affetmiyorum.

Üçüncü başarısızlık sanayide. Şirketlerimiz teknolojik dönüşümü başaramadı, yeterince yatırım yapmadı. Yüksek teknoloji üretecek bir vizyon geliştirmektense sıradan ürünlerle zenginleşmeyi tercih etti. Düşünsenize yüksek teknoloji ihracatı yapabilen bir Türkiye katma değerli üretim sayesinde kasasına para akıtabilirdi.

Olmadı. İstemediler.

Şimdi halktan para istiyorlar, vergi üzerine vergi geliyor. 2025 bütçesinde vergi gelirlerindeki yıllık artış % 46'dan fazla oldu. İnanılmaz bir rakam. Büyük haksızlık.


Devlet toplamda 12 Trilyon TL civarında vergi toplayacak. Akıllara zarar. Yani devlet ben kazanamıyorum sen ver diyor halka.

2024 yılında bütçe gelirlerinin % 89.6’sını oluşturan vergi gelirlerinin payı 2025 yılında yüzde 87.8 olmuş. Olaya bak koskoca Türkiye’nin kasasına giren paranın neredeyse %90’ı halkın vergisi.

E hani ihracatımız 2023’de 500 Milyar Dolar olacaktı?
Hani memlekette fakir kalmayacaktı?
Hani dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi arasına girecektik?

Sonunda devlet elini vatandaşın cebine attı. Üstüne bir de savunma vergisi diye kredi kartlarına göz dikti.

Yazık. Ayıp. Günah. Pes.

Niyesini videomda ayrıntılarıyla anlattım.
İzleyin. İzlettirin. Anlayın. Bir şeyler yapın.