Asırlık Su Kaynakları Kuruyor

Dünyanın toplam yüzeyi 510 milyon km2'lik alanın yaklaşık yüzde 71'i su ile kaplı bulunurken bunun da yalnızca yüzde 2,5'i nehir ve göllerin yer aldığı tatlı su ile kaplıdır. Tatlı su kaynaklarının yüzde 90'nı da kutuplarda ve yer altında bulunması nedeniyle eko sistem için gerekli olan suyun yanı sıra insanlar için kolaylıkla yararlanabileceği tatlı su miktarının ne kadar az olduğu ortaya çıkmaktadır.

Küresel ısınma ile birlikte ortaya çıkan iklim değişikliği daha doğrusu iklim krizi, etkileri son yıllarda yakıcı bir şekilde görülmektedir. Dicle ve Fırat Nehirleri dolayısı ile dünyanın en zengin su kaynaklarının bulunduğu Mezopotamya su krizlerinin hatta su savaşlarının yaşandığı coğrafyalardan birisi...

Zengin su kaynaklarının korunması gerektiğini dile getiren uzmanlar ve bilim insanları, her türlü koruma faaliyetinin eko sistemin devamlılığı şeklinde yapılmasını dile getiriyor.


Fakat sadece lokal bir bölgede yaptığımız araştırmalar insanların özellikle de yöneticilerin suyu korumak yerine onu bir savaş aracı olarak kullandığı görülüyor.

Dicle Nehri üzerinde birçok su kaynağı devasa barajlar ile birlikte su altında bırakıldı. Nehri besleyen zengin su kaynakları da iklim krizi nedeniyle azalmaya başladı. Özellikle içme sularının sağlandığı alanlarda çeşmeler su kaynakları kuruma başladı.


Batman'ın yüksek rakımlardaki Sason köylerinde ve Batman merkezine 25 kilometre uzaklıkta bulunan ova köylerinde zengin su kaynakları özellikle de asırlık çeşme ve su kaynaklarının kuruduğu veya kurumaya başladığı gözlemlenmiştir.

İklim krizi için önlem özellikle de fosil yakıt kullanımlarından vazgeçilmezse kriz daha da büyüyecek ve su kaynaklarının kuruması ile birlikte eko sistem içindeki tüm canlılar bundan etkilenecektir.

Ve maalesef iklim krizi Mezopotamya coğrafyasına eko kırımı yaşatmadan önce insan eli ile yapılan eko kırımlar yaşanmaya başladı.

Metin Yoksu