Diyarbakır'da Namazı Öyle Bir Anlattı Ki - Diyarbakır Konferansı - Mahcubiyet Namazı |

Описание к видео Diyarbakır'da Namazı Öyle Bir Anlattı Ki - Diyarbakır Konferansı - Mahcubiyet Namazı |

Namaza bakış açını değiştirecek, yorgun bedenine ilaç gibi gelecek bir konferans sizlerle..

Sonuna kadar izlemeyi unutmayın. İyi Seyirler...

#namaz #gunah #sevgi #çözüm

Konferanslar Video Serisi İçin Tıklayın:
   • Konferanslar  

00:00 Giriş
03:21 Allah’ın İnsana Verdiği Nimetler
06:09 Teşekkürleri Sunmanın Yolu: Namaz
07:51 Sağlık Ve Para
14:32 Allah’ın İnsana Verdiği Nimetler
17:34 Tuz Nimeti
20:43 Elmanın Yaratılması İçin Neler Lazım?
27:49 Neden Sonsuz Dememiş?
31:42 Allah’ın Bu Namazlara İhtiyacı Mı Var?
33:58 Sultanın Hediye Kabulü
39:35 Allah Hediyeleri Neden İstiyor?
41:24 Hz. EbuBekir (r.a)
55:00 Fedakarlık
01:02:27 Kulluğun Özü Mahçubiyettir
01:17:10 Kulluk Bizim Fıtratımızda

Hayırlara vesile olmak , daha fazla insanlara ulaşabilmek için "KATIL" butonu ile aşağıdaki linkten bize destek olabilirsiniz
   / @hayalhanem  

Facebook ;   / mehmedimyldz  
Twitter ; https://twitter.com/mehmedimyldz?lang=tr
İnstagram ;   / mehmedimyldz  

Bize Ulaşın:
Yurtiçi ve yurtdışından iletişim için;
+90 (537) 441 61 66
+90 (530) 913 82 22
[email protected]

Risale-i Nur'da Geçen Bölüm
Yirmi Dördüncü Söz / Beşinci Dal / İkinci Meyve
Eğer desen: "Şu küllî, hadsiz nimetlere karşı nasıl şu mahdut ve cüz'î şükrümle mukabele edebilirim?"

Elcevap: Küllî bir niyetle, hadsiz bir itikadla. Meselâ, nasıl ki bir adam, beş kuruş kıymetinde bir hediye ile bir padişahın huzuruna girer. Ve görür ki, herbiri milyonlara değer hediyeler, makbul adamlardan gelmiş, orada dizilmiş. Onun kalbine gelir: "Benim hediyem hiçtir, ne yapayım?" Birden der: "Ey seyyidim! Bütün şu kıymettar hediyeleri kendi namıma sana takdim ediyorum. Çünkü sen onlara lâyıksın. Eğer benim iktidarım olsaydı, bunların bir mislini sana hediye ederdim."

İşte, hiç ihtiyacı olmayan ve raiyetinin derece-i sadakat ve hürmetlerine alâmet olarak hediyelerini kabul eden o padişah, o biçarenin o büyük ve küllî niyetini ve arzusunu ve o güzel ve yüksek itikad liyakatini, en büyük bir hediye gibi kabul eder.

Aynen öyle de, âciz bir abd, namazında "Ettahiyyâtü lillâh" der. Yani, "Bütün mahlûkatın hayatlarıyla Sana takdim ettikleri hediye-i ubûdiyetlerini, ben kendi hesabıma, umumunu Sana takdim ediyorum. Eğer elimden gelseydi, onlar kadar tahiyyeler Sana takdim edecektim. Hem Sen onlara, hem daha fazlasına lâyıksın." İşte şu niyet ve itikad, pek geniş bir şükr-ü küllîdir.

Nebâtâtın tohumları ve çekirdekleri, onların niyetleridir.


namaz
günah
sevgi
kesin çözüm
konferans
sohbet

Комментарии

Информация по комментариям в разработке