İstanbul’un En Nostaljik Semti: Kuzguncuk | Kent Gezgini

Kent Gezgini kanalına abone olmak için: 👉    / Канал  

En Sevdiği Semt: Kuzguncuk ( Refika'nın Mutfağı, Perihan Abla Evi, Simotas Binası)

Çok eskilerde kaldığı düşünülen samimi mahalle kültürünün hâlâ yaşatıldığı nadir semtlerden biri olan Kuzguncuk; renkli cumbalı evleri, çok katmanlı insan mozaiği ve nostaljik mekanlarıyla Boğaz’ın küçük bir köyü. Bu özellikleriyle hafta sonları yerli turistlerin adeta akınına uğrayan semt, aynı zamanda Türk televizyon tarihinin ses getiren dizileri için doğal bir çekim platosu oldu! Perihan Abla, Ekmek Teknesi, Hatırla Sevgili, Hayat Bilgisi gibi döneminin popüler dizileri Kuzguncuk’ta çekildi.
Eski adı Hrisokeramos (Altın Kiremit) olan Kuzguncuk, bu ismi, II. Justinus (565-578) tarafından yaptırılan ve çatısı altın yaldızlı kiremitlerle kaplı bir kiliseden alıyor. Bazılarına göre ise ‘Kosinitza’ denen semtin adı zamanla Kuzguncuk haline geldi. Evliya Çelebiye göre ise adı, 1451-1481’de burada yaşayan Kuzgun Baba adlı bir veliden geliyor.
Kuzguncuk, İstanbul’un Asya kesimindeki ilk Musevi yerleşim bölgesidir. 17’nci yüzyıl kaynaklarında Kuzguncuk’tan bir Musevi köyü olarak bahsedilir. Semtin Avrupa Musevileri tarafından ‘Kutsal topraklara varmadan önceki son durak’ olarak kabul edildiği belirtilmektedir. Vaat edilmiş topraklara gidemeyenlerin hiç değilse Kuzguncuk’a yerleşip orada ölmeyi ve gömülmeyi vasiyet ettikleri bilinmektedir. Semtte geniş bir Musevi mezarlığı vardır. Daha sonraki yıllarda Ermeni ve Müslüman halkın da bölgeye yerleşmesiyle semt tam bir kültür mozaiği haline gelmiştir.

Kent Gezgini bu bölümde Simotas Binası, Nevzat Sayın Ofisi, Perihan Abla Evi, Kuzguncuk İskelesi, Cengiz Bektaş Ofisi ve Kuzguncuk Bostanı’na uğruyor. Tarihinden kültürüne, mimarisinden insanına, gerçeklerinden rivayetlerine semt hakkında merak edilenleri yorumluyor…

Simotas Binası’nın günümüzdeki sahibi, hemen hepimizin yakından tanıdığı ünlü şef Refika Birgül… Ofisler, mutfaklar ve atölyelerden oluşan bina ayrıca Birgül’ün toplamayı sevdiği antikalar ve kitaplarla dolu.

Eski yıllarda Sevilla ve Arditti ailelerinin sahibi olduğu bina, Rum mimar Simotas tarafından 1923’te yapıldı. O zamanlar küçük bir boğaz köyü olan Kuzguncuk’un hem ilk apartmanı hem de en yüksek yapısıydı. Her katta iki daire, bodrumunda da bir sarnıcı vardı. Binada Yahudi, Hristiyan ve Müslüman birçok aile bir arada yaşadı.

Bina, sonraki yıllarda Arditti Ailesi’nden Alomba Hanım’ın manevi oğlu Rafael Fresko’ya geçti. Evlenen ve üç çocuğu olan Fresko, burada yaşarken, daireleri de kiraya verdi. Ancak bodrum katında açılan toka ve bulaşık teli atölyesinin yol açtığı gürültü nedeniyle kira talepleri düştü. Fresko Ailesi de bir süre sonra başka bir semte taşındı. Rafael Fresko’nun vefatının ardından bina 1986 yılında bir sinemacıya satıldı.

Uzun yıllar konut olarak kullanılan bina, apart otelde dönüştürülmek üzere elden geçirildi. Ancak sinemacının bu hayali, düştüğü maddi sıkıntı nedeniyle son buldu. Simotas Binası’nın uzun yıllar süren sessizliği, 2003 yılında Birgül Ailesi tarafından satın alınmasıyla son buldu. Refika Birgül, 30 yıldır uyuyan binada uzun süreli bir tadilata girişti. 2010 yılında kapılarını Kuzguncuk’a yeniden açan binada bugün; farklı meslek gruplarından insanlar birlikte çalışıyor, üretiyor, keyifli ve kolektif bir hayat sürüyor.
Kuzguncuk, 1990’lı yılların en çok sevilen dizilerinden biri olan Perihan Abla’nın çekimlerinin de yapıldığı bir semt. Sadece ‘Perihan Abla Evi’ni görmek ve fotoğrafını çekmek için Kuzguncuk’a gidenler bile var! 1986-1988 tarihleri arasında ekrana gelen komedi ve dram türündeki dizide başrolleri Perran Kutman ve Şevket Altuğ paylaştı. İki kardeşine bakmak zorunda olan Perihan Abla'yı, onu seven Şakir'i ve mahallede yaşanan olayları anlatan dizi, gösterildiği dönemde büyük ilgi gördü.
Dizi ile ilgili her türlü detay, Refika'nın mutfağını, boğazını ve Simotas Binası'nın hatıralarının yer aldığı Kuzguncuk Semtini geziyoruz.

#kuzguncuk #mimari #dizi #istanbul #kentgezgini #refikanınmutfağı