YILMAZ MORGÜL KİMDİR? Hasta Çocukların Manevi Babası Yılmaz Morgül Aslında Kim?

İbrahim Yılmaz Morgül… Ya da sadece Yılmaz Morgül… O doğduğunda takvim yaprakları 14 Ocak 1964’ü gösteriyordu.

7 çocuklu Fatma Hanım ile İbrahim Bey’in en küçük çocuğu olarak İstanbul Beykoz’da boğaz manzaralı bir gecekonduda gözlerini açtı dünyaya.

Babaannesi ud çalıp söylerdi, babası ise usta bir tulum müzisyeniydi. Yani müziğin ve notaların eksik olmadığı bir evde büyüdü.

Ünlü sanatçı o günleri Özlem Genç’e verdiği röportajında şöyle anlatıyor;

“4 yaşındaydım. Ailemde de müzisyenler var, sesi çok güzel insanlar var. Ben öyle bir ailede büyüdüm. Ama 4 yaşında çok iyi bir radyo dinleyicisiydim ve dinlediğim şarkıları hafızama kazırdım. 5 buçuk yaşında okuma yazmayı öğrendiğimde ilk yaptığım şey bir plak resmi çizmekti. Üzerine Yılmaz Morgül yazdım. Plak boyutunda makasla kestim. Renkli kalemlerle boyadım. İlk grafik çalışmamı o zaman yapmıştım.”


Geçim sıkıntısı çeken 7 çocuklu bir ailenin en küçüğü olan Yılmaz Morgül Klass Magazin’e verdiği röportajında şunları söylemişti;

“7 aylık prematüre bebek olarak dünyaya gelmiştim. Ekonomik açıdan da çok zor koşullarda geçinen bir ailenin yedinci çocuğuydum. Yani rahmetli babam ve Allah uzun ömürler versin anneciğim hep “Bu yoklukta bu çocuk yaşayacak mı?” diye düşünürlermiş”

Yılmaz Morgül, henüz 7 yaşındayken çok sevdiği babasını kaybetti. 3 abisi, 3 de ablası vardı ve hepsi evliydi. Annesiyle bir başına kalmıştı. Ekmeği bile zor bulduğu günler olmuştu.

Haftanın 5 günü ayakkabı fabrikasında, 1 günü de tarlada çalışan annesi, Pazar günleri de okullara gidip hademelik yapıyordu. Küçük Yılmaz da annesine bir nebze destek olabilmek için, tarla işçiliğinden komiliğe kadar çeşitli işlerde çalıştı.


Okul hayatı boyunca müsamerelerde şarkılar söyleyip, korolarda yer alan Yılmaz Morgül, tiyatro oyunlarında da çeşitli roller üstlenmişti.

İlk müzik eğitimine 9 yaşındayken, başladı. Üsküdar, Kadıköy, Beşiktaş Musiki Cemiyetleri'nde, Yurdaer Doğulu Müzik Okulu’nda, İstanbul ve Adana Belediye Konservatuarları'nda, Melahat Pars, Feriha Tunceli, Sadun Aksüt, Alaattin Yavaşça, Şeref Çakar, Sözer Yaşmut gibi usta isimlerden eğitim aldı.

Yılmaz Morgül, üstadlardan aldığı eğitimin hakkını vermeye başlamıştı. Henüz 14 yaşındayken Adana’da sahnelere çıkıyordu. Neredeyse doğduğundan beri hayatı hep mücadeleyle geçti. Bu yüzden sevdiklerine ve özellikle annesine karşı çok korumacıydı. Adana’da sahne almadan önce bir görevlinin annesine küfretmesi sonucu o kişiyi döve döve hastanelik etmişti… Ünlü sanatçı Özlem Genç’e verdiği röportajında yaşanan olayı şöyle anlatmıştı;

“Bu olay 14 yaşındayken olmuştu. Adam gibi adamım ben. Masaya yumruğumu vurduğumda bütün kararlarım tamamdır. Ama benim anneme, aileme kimse dil uzatamaz. Şimdi sizin hakkınızda bana biri konuşsun, bakın bakalım ne oluyor. Benim böyle korumacılık gücüm çok yüksektir. Adam benim anneme küfür etti ya! Görevini yapamadığı gibi bir de benim anneme dil uzattı. Dümdüz ettim. Hayatımda ilk defa mahkemeye çıktım.”


Ünlü sanatçı, müzik kariyerindeki basamakları hızla çıkıyordu. 1988 yılında ilk olarak Adana’da Divan Oteli’nde assolist olarak sahne aldı.

Yılmaz Morgül, Zeki Müren‘in unutulmaz filmlerinden biri olan “Bahçevan”ın aynı isimli şarkısını yeniden yorumlaması ses getirdi ve 1994 yılında “Elveda İstanbul” şarkısıyla artık bütün ülkenin tanıdığı bir sanatçı oldu.

Yılmaz Morgül, 1995’te de Elveda İstanbul adlı ilk albümünü çıkardı. Artık Türkiye’nin tanıdığı bir sesti.

Universal Music’te çalışırken, şirket asistanının attırdığı imza nedeniyle 11 yılık sürecek hukuki mücadelesi başladı.
İmza attığı kağıdın şirketle ilgili olduğu söylense de aslında bir menajerlik anlaşmasıydı. İmzayı attıran asistan 8 ay sonra işten kovuldu ve Yılmaz Morgül’ün karşısına çıkarak menajerlik anlaşmasını gösterdi. Ünlü sanatçı bunu kabul etmese de ortada bir imza vardı. Çareyi dava açmakla buldu. Bu süreçte televizyona çıkamadı, konser veremedi. Elveda İstanbul ve Bahçevan adlı şarkılarının dizisinde oynayacaktı ancak olmadı.

“KAÇAK İŞÇİ GİBİ YURTDIŞINDA ÇALIŞTIM”
Tüm hayatı alt üst olmuştu. Bu süreçte Türkiye’de sahne çalışması yapamayan ünlü sanatçı Özlem Genç’e verdiği röportajında şunları söylemişti;

“11 yıl boyunca benim hayatımı mahvettiler. Hiçbir sahne çalışması yapamadım. Hep yurt dışına kaçak işlere gittim. Kaçak işçiler gibi oldum. Ben çok dürüstüm. Hiçkimse sanat dünyasında Yılmaz Morgül adına dedikodu yapamaz. Çünkü Yılmaz Morgül hiçkimse hakkında dedikodu yapmaz.”

Ünlü sanatçı Türkiye’de geçimini sağlayabilmek için Cem Yılmaz’ın gösterisinde bilet bile satmıştı. Yılmaz Morgül, Ebru Esen Turgud’a verdiği röportajında şunları söylemişti;

#YılmazMorgül #YılmazMorgülKimdir #YılmazMorgülHayatı