Rüveyda - Nurullah Genç (Kendi Sesinden)

Описание к видео Rüveyda - Nurullah Genç (Kendi Sesinden)

Alaca bir at koşar içimde
Zamansız, mekansız nefese doğru
*
At vuruldu; içim paramparça Rüveyda
*
Bazen çok şey söylemek, çok şey anlatmak istersiniz de boğazınızda düğümlenir her nefes. Bir nefes kadar yakınsınızdır ama dokunamazsınız saçlarına. Bakmaya kıyamadığınız gözlerinde kaybolursunuz da yine de bir şey diyemezsiniz. Her hecesi amansız bir kor olur dudaklarınızda da adını söylemek istemezsiniz…
---------------------------------------
Nurullah Genç'in kendi sesinden "RÜVEYDA" şiiri...

- RÜVEYDA -

Fezayı bağlayarak yorgun kanatlarına
Bir güvercin uçurup kıtalar arasından
Çağırdın beni
Geçerek birer birer sürgün kanyonlarını
Derbeder koşup geldim ışıldayan tahtına
Yarım koyup bir bardak kurşun rengi çayımı
Yıkarak yalnızlığa kurduğum sarayımı
Yetim çığlıklarımı duyurmak üzre sana
Koşup geldim; iliştir beni memnu bahtına

Adını söylemek istemiyorum
Her hecesi amansız bir kor dudaklarımda
Her harfine yıllardır şimşeklerle yarıştım
Zindanlara karıştım, ölümlerle tanıştım
Adını söylemek istemiyorum
Rüveyda dediğim zaman
Anla ki, senin için yürüyor kelimeler
Çığlığımın atardamarlarından

(...)

Sular köpürmemeliydi Rüveyda
Kırılmamalıydı ıslak dalları hasret selvilerinin
Ben zehire alışkınım, şerbete değil
Rüyalar nefret eder avare duruşumdan
Kabuslar çeker ancak derdimi yeryüzünde
Sen gün boyu simsiyah bir ufukla beraber
Ben her gece bir Mehdi türküsüyle çilekeş
Yargılamak için zeval kayıtlarını
İnkılap bekliyorum

(...)

Artık eskisi gibi bakamıyorsun
Göklerinde bir Belkıs otururdu Rüveyda
Binlerce gökkuşağı olurdu kirpiklerin
Güneş bir anne gibi dururdu başucunda
Artık dokunamıyor kakülün bulutlara
Karalara bürünmüş saçlarında dolunay
Ben bu kadar zulme layık mıyım Rüveyda

Hangi ressamı vurur bilmem, endamın
Sarar da benliğimi
Ben beni tanımam kaldırımlarda
Kafesleri yutan kafese doğru
Alaca bir at koşar içimde
Zamansız, mekansız nefese doğru

(...)

Hangi çağın gelişidir bilmem, gülüşün
Soluk bir dünyanın mezarlarına
Gömerek gurbetimi
Kapadı karanlığa Yesrip, kapılarını
Meydan okuyuşun çağın ordularına
Bilmem hangi mevsimin başlangıcıdır
Doruklardan öte hevese doğru
Alaca bir at koşar içimde
Zamansız, mekansız nefese doğru

Yasını tutuyorum kararttığım düşlerin
Yıpranmış divaneler gibiyim sokaklarda
Amansız bir ütopya üfleyen pencereler
Lif lif yoluyor dram seyyahı bedenimi
Önümde, haksızlığın hesaba çekildiği
Hiç kimsenin kimseyi tanımadığı mahşer
Arkamda, kare kare ömrümü belirleyen
Hatırladıkça yanıp tutuştuğum resimler

Söyle, nasıl aşarım pişmanlık dağlarını
Yeniden bir Nil olup taşar mıyım çöllere
Kim giydirir başıma tacını nihayetin
Kim takar bileğime hürriyet künyesini
Karada balık gibi nasıl yaşarım, söyle

Rüveyda, seziyorum; tahammülün kalmadı
Ama dur, boşaltayım bütün çığlıklarımı
Asırlardır köhne barınaklarda
Küflenen, çürüyen çığlıklarımı

At vuruldu; içim paramparça Rüveyda
Gölgelerin ardına sakladım kusurumu
Sen orda kayıtsızca gülümsüyor gibisin
Ben burda damla damla eriyip akıyorum
Yine de, çiğnetemem kimseye gururumu
İstenmediğim yeri sessizce terkederim
Hatıra kalsın diye bırakır da ruhumu
Mahzun bir derviş gibi boyun büker, giderim

#nurullahgenç #rüveyda #şiir
------------------------------------------------------------
Şiir & Yorum: Nurullah Genç
Müzik: Cem Tuncer / Sonbahar 2

Комментарии

Информация по комментариям в разработке