Güneş'in Doğduğu Şehir SAMSUN Merkez İlçesi İLKADIM - Orta Karadeniz #9

Описание к видео Güneş'in Doğduğu Şehir SAMSUN Merkez İlçesi İLKADIM - Orta Karadeniz #9

Merhaba.
Bugün, Orta Karadeniz serimize Samsun’un merkez ilçesi İlkadım’dayız.
Keyifli seyirler…
1.Dünya Savaşından sonra Osmanlı’nın parçalanması ve istila edilen vatan toprağının işgalcilerden kurtarmak için Gazi Mustafa Kemal Paşa, 19 Mayıs 1919'da Samsun’a ayak basarak Milli Mücadeleyi başlattı.
Millî Mücadelenin Atatürk tarafından dile gelen hikâyesinin ilk cümlesi, "1919 senesi Mayısının 19'uncu günü Samsun'a çıktım" ile başlar. 19 Mayıs bir başlangıçtır. Fikir ve karar sahibi Atatürk'ün hedefine varan yolda ilk adımdır.
İşte böyle tarihi bir adımın atıldığı bir bölgedir İLKADIM ve adını Türk tarihinin kaderini değiştiren bu adımdan alır.
Türkiye'nin kurulmasına dek uzanan 19 Mayıs 1919'da Mustafa Kemal'in Samsun'a çıkışıyla başlayan sürecin başlangıç durağı olması nedeniyle özel bir konumu bulunan Samsun, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'na ev sahipliği yapmaktadır. Buna dayanarak resmî mahiyete sahip "Güneşin Doğduğu Şehir" sloganıyla tanıtılmakta, Samsun 19 Mayıs Marşı ise Samsun'un resmî marşı mahiyeti taşımaktadır. Öte yandan "Karadeniz'in Başkenti" ve "Atatürk'ün Şehri" olarak da anılmaktadır.
İlkadım, Samsun ilinin Karadeniz sahilinde, denizden yüksekliği 5 metre, yüzölçümü ise 152.28 km kare olan merkez ilçesidir. Aynı zamanda 340 bin kişilik nüfusuyla, Karadeniz Bölgesi'nin en kalabalık ve en gelişmiş ilçesidir.
İlçenin, doğusunda Canik, güneyinde Kavak, batısında Atakum ilçeleri ile komşudur. Kuzeyinde ise 7,5 km’lik Karadeniz kıyısı yer almaktadır.
İlçe doğuda Mert Irmağı ile batıda Kürtün Irmakları arasında yer alır.

İlkadım genellikle ılıman bir iklime sahiptir. Sahil şeridinde Karadeniz ikliminin etkileri görülür. Bunun için sahil şeridinde yazlar sıcak, kışlar ılık ve yağışlı geçer. İç kesimler buradaki dağların etkisinden dolayı kışlar soğuk, yağmur ve kar yağışlı, yazlar ise serin geçer. Sıcaklık ve yağış yönünden hiç bir bölgeye benzemez. Aynı gün içerisinde havanın bir kaç kez değiştiği görülür.
Cumhuriyetin ilk yıllarında ekonomisi tarım ve hayvancılık temelli olan ilin topraklarının %47'si hâlen tarım amaçlı kullanılsa da, günümüzde ekonomik etkinlik büyük oranda ticaret ve sanayiye dayalı olup tarım ve hayvancılığın ağırlığı giderek azalmaktadır.
Karayollarıyla Karadeniz Bölgesi'ni İç Anadolu Bölgesi'ne bağlayan Samsun aynı zamanda bir liman şehri ve geniş alanıyla ile bir lojistik noktasıdır.
Samsun ve civarındaki kamu ile özel sektör yatırımları zaman içerisinde başka illerden nüfus göçünü teşvik etmiş olup 1927 yılındaki Cumhuriyet döneminin ilk nüfus sayımından günümüze nüfusu %400 oranında artmıştır. Aldığı göçler nedeniyle karmaşık bir folklorik yapısı bulunan Samsun'da dil, halk oyunu ve yemek gibi halk kültürüne dair alanlarda bu yapısı hissedilmektedir.
Denizyolu, havayolu ve karayoluyla ulaşımın mümkün olduğu Samsun'a genellikle ticari amaçlarla ve karayolu aktarması için kullanılan denizyolunun haricinde gelişkin bir karayolu ağının bulunduğu il, dört farklı devlet yolu ile tüm Türkiye'ye ve Avrupa'ya bağlanmaktadır.
Havayolu taşımacılığında ise Ankara, İstanbul, İzmir ve Antalya'nın yanı sıra dönemsel olarak Almanya, Avusturya ve Kuveyt'in toplam sekiz şehrine direkt uçuş gerçekleştirilmektedir.
Dündar Tepe höyüğünde yapılan arkeolojik araştırma ve incelemeler Kalkolotik ve Bakır Çağlarına ait bir uygarlığın yaşadığını ortaya koymuştur.
Şehrin eski ismi Luvice "Ana Tanrıçanın Şehri" anlamına gelen Amissa’dır. MÖ 670 yılında Miletoslular tarafından koloni kurduğu bölgeye Ionlar tarafından Amisene olarak telaffuz edilmiş. Bu ad zamanla Amisou ve Amisos biçimlerine dönüşmüştür.
M.Ö.47’de Romalı Sezar'ın kesin egemenliğine giren şehir, bu egemenliği izleyen ve Hıristiyanlığın yayıldığı Doğu Roma döneminde bir piskoposluk merkezi olarak dinler tarihinde yerini alır.
1071 Malazgirt Zaferi ile Anadolu kapılarının Türklere açılmasından sonra şehir, Anadolu'nun fethi ile görevli komutanlardan Melik Danişment Gazi ve onun kurduğu Beyliğin denetimi altına girmiştir. Çelebi Sultan Mehmet eliyle 1413 'de Osmanlı yönetimine katılmış, 1427 yılında da Canik adıyla ilk kez haritaya geçmiştir.
Tütün ekiminin yaygınlaşması ve buharlı gemilerin Karadeniz'de işlemesiyle 19. yy’da şehir Karadenizde küçük bir iskele olma durumundan kurtulmuş, ekonomik ve sosyal açıdan gelişmeye başlamıştır. 1869 yılında büyük bir yangın geçirmiş ve hemen hemen tamamı yanarak kül olmuş, Fransa'dan getirilen bir mimarın planına göre sokak ve caddeler boyunca evler yeniden yapılmıştır. Zengin bir ticaret merkezi ve şehri olduğundan kısa zamanda kalkınmayı başarmıştır.
Mustafa Kemal Paşa'nın yeni hayatı, onun 1919 Mayısının 19 'uncu günü Samsun kıyısında Anadolu karasına ayak basmasıyla başlar”. Yani onun, hem kendi kaderine, hem milletimizin kaderine, hem çağımızın akışına, çeşitli yönlerden yön ve şekil veren safhası o gün, orada ve Mustafa Kemal'in Samsun kıyısına “ilk adımı” atmasıyla başlamıştır.

Комментарии

Информация по комментариям в разработке