TARZAN ÇETİN "Halimizi görüp utansınlar... Kiramı bile ödeyemiyorum...Sinema beni harcadı..."

Описание к видео TARZAN ÇETİN "Halimizi görüp utansınlar... Kiramı bile ödeyemiyorum...Sinema beni harcadı..."

Pos bıyıkların her daim suratında taşıyan, neredeyse her filminde bir kamyon dolusu dayak yese de sesini dahi çıkarmayan filmlerinin aksine güzel bir adam o. Cüneyt Arkın lı, Kemal Sunal lı, Sadri Alışık lı, Öztürk Serengil li, Kartal Tibet li filmlerin usta savaçılarından biri... Son yıllarda yaşadığı vefasızlığa rağmen hayata umutla ve gülerek bakan bir yeşilçam aşığı... Siyah beyaz filmlerin hayatta kalan ender ustalarından... Çetin başaran 1 ocak 1940 tarihinde zonguldak ta dünya ya geldi. İlkokulu bitirdikten sonra istanbul a yerleşti. Daha küçüçük yaşlarda işportacılık yapmaya başladı. Eminönü sirkeci topkapı derken istanbul sokaklarını milim milim hafızasına kazıdı. Genç yaşlarda kadırga cinci meydanında halit incesesten boks eğitimi, fatih güreş kulübünde de güreş eğitimleri aldı. 1965 yılında türkiye nin vucüt güzeli seçildi. Fiziği dolayısıyla kendisine o dönemlerde tarzan çetin lakabını taktılar... Güçlü fiziğiyle girdiği ortamda hemen farkedilen bir gençti ancak sinemaya giriş hikayesi oldukça ilginçti. Beyaz Gazeteye verdiği röportajında beyazperde macerasının başlangıç hikayesini şöyle anlattı: 1955 yılında 19 yaşındaydım ve Eminönü 'nde işportacılık yapıyordum. O zaman zabıtalar olmadığı için polisler tezgahlarımızı kaldırıyordu. Beni de bir türlü yakalayamıyorlardı. Bir ay peşime düştüler ama yine başarılı olamadılar.Çok kızıp teşkilat kurmuşlar. O zamanlar tanesi 5 liraya jarse gömlek satıyordum.Polisleri görünce koşmaya başladım, bu sefer hazırlıklı oldukları için beni iki koldan sardılar. Korku içinde galata köprüsü 'nden aşağıya attım kendimi, bir buğday motorunun içine düştüm. Rastlantıya bakın yönetmen Osman Sedan oradan geçiyormuş, benim cesaretime hayran kalıp arkadaşlara kartını bırakmış Önce önemsemedim.Kart aylarca cebimde kaldı. Daha sonra ekonomik sıkıntılar başlayınca kapısını çaldım. İlk filmim Sadri Alışık ile çektiğim 'Zümrüt Gözlüm 'oldu. Bu filmde kötü adamı oynadım ve sinemanın yeni kötü adamı olarak kameralar karşısına geçmiş oldum. O günden sonra kötü adam olmaktan bir türlü kurtulamadım gitti.Çetin başaran yer aldığı ilk filmden sonra şeker hafiye, altın çocuk beyrut'ta, yağmur çiselerken, kral kim, gül ve şeker, kardeş kavgası, iyi aile çocuğu, çelik pençe, korkusuz korkak, gerzek şaban, ve uyanık gazeteci gibi yüzlerce yapımda yer aldı. Kadir inanır, tarık akan, türkan şoray, fatma girik, filiz akın, hülya koçyiğit, göksel arsoy, yıldırım gencer ve ediz hun gibi onlarca yıldızlar kamera karşısına geçti. Artık o sinemanın da tarzan çetin i idi. tarzan kıyafetleriyle beyoğlu da gösteriler yapıyor ilgi odağı haline geliyordu o günleriyse yine beyaz gazeteye şöyle anlattı yaşayan efsane: Sinemaya başladığımda güzel bir vücudum vardı.Bu nedenle herkes bana Tarzan Çetin demeye başladı. Hatta bu lakabım nedeniyle Tarzan filminde de oynadım.O dönem film büyük ses getirmişti. Oyuncu kadın arkadaşlarımla Tarzan kıyafetleriyle Beyoğlu 'nda yürümüştük. Daha birçok güzel projede yer alabilirdim. Ancak eski yapımcılar bene değerlendiremediler. Mesela Avrupa 'da olsaydım beni Herkül rolüyle kamera karşısına çıkarırlardı. Ben Türk Sineması 'nda bir Koca Yusuf başta olmak üzere bir çok pehlivanı en iyi şekilde canlandırabilirdim. Dediğim gibi bana maalesef bu fırsat verilmedi. Çetin başaran yer aldığı bin e yakın filme rağmen sinemadan istediği kazançları elde edemedi. Birçok karakter oyuncusu gibi o da kıt kanaat geçindi. Evinin kirasını dahi ödeyemediği günler hatta aylar oldu. Sinedan maddi kazanç elde edemese de pişman değildi o camiada bulunmaktan. Kameraları, ışıkları, o kırmızı perdeyi herşeyden daha çok sevdi. 2012 yılında yine aynı gazete de yer alan röportajda onun durumu ile ilgili şu cümleler kullanılmıştı: Vefasızlığı da gördü, acıyı da… Şimdilerde Beyoğlu 'nun karanlık arka sokaklarında tek odalı izbe bir evde yaşam mücadalesi veren Türk Sineması 'nın 'Tarzan Çetin 'i, şimdi sefalet içinde… Her ne kadar o yıllar zorluklar içinde yaşıyor gibi görünse de son yıllarda verdiği röportajlarda yzü hep gülüyordu. Pandemiyle birlikte ayvalığa taşınıp hayatını orada devam ettiriyor. Yer yer onunla yapılan röportajlarla karşılaşıyor onun dilinden geçmiş günleri dinleme fırsatı buluyoruz. Ona sorulan sizi neden dizi ve sinema filmlerinde göremiyoruz sorusunaysa şu cevabı veriyor emektar oyuncu: Çağıran yok ki. Neden çağrılmadığımıza ben anlam vermiş değilim.71 yaşına girmiş olmama rağmen hala taş gibiyim. Bizim gibi oyuncuları yeni film ve dizilerde oynatmayanlara isyanım var. Bizim bu halimizi görüp utansınlar. Biz anadan doğma Tarzan 'ız.Biz dost ve arkadaşlarımızın desteğiyle ayakta durmaya çalışıyoruz. Evimin kirasını veremiyorum. Bazı arkadaşlarım evine ekmek götüremiyor. Biz Yeşilçam emektarları yönetmenin karşısında adeta titrerdik. Yönetmen mola demedikçe oturmamız mümkün değildi. Şimdiki oyuncular birkaç dakikalık çalışmanın ardından hemen molaya çekiliyorlar.

Комментарии

Информация по комментариям в разработке