Allah Gaybı/Her Şeyi Bilir mi (Kader ve Ezeli Yazgı)

Описание к видео Allah Gaybı/Her Şeyi Bilir mi (Kader ve Ezeli Yazgı)

İnsanın imtihanı konusunda Allah’ın bilgisinin yeri neresi? Allah sonucunu önceden bildiği imtihanı neden yapıyor? Allah imtihanın sonucunu ezelden biliyorsa biz neden bu dünyadayız? Kaderimiz ezelde yazıldıysa bizim hür olmamız mümkün mü? Firavun’un iman etmeyeceğini biliyorsa neden ona elçi yolladı?

Allah’ın Her “Şey”in Bilgisine Sahip Olması...

Kur’an’dan net olarak öğrendiğimize göre “Allah her şeyi bilmektedir”. Şüphesiz ki gerçek budur ve bunu böyle kabullenmek Müslüman olmanın gereğidir, aksi halde Allah hakkında çarpık bir inanca sahip oluruz, bu da bizi, Allah’ı bilgisiz bir varlıkla eşitleme gafletine düşürür ki, ahiretimiz harap olur. Ancak bilgisizlik var olanın bilinmemesi ile alakalı bir durumdur, bir şeyin bilgiye konu olabilmesinin en temel şartı var/şey olmasıdır. Yokluk hakkında tanım-tarif yapılamaz, adlandırılamaz ve ister yazılı ister sözlü anlatımlara konu olamaz çünkü bahse değer bir mevcudiyeti yoktur, yani “Şey” halini almamıştır. Şey/Var olan bazı konu ve nesnelerin Allah tarafından bilinmediğini iddia etmek, Allah’a karşı haddi aşmaktır ve inanç bozukluğudur. Ne kadar büyük-küçük ya da ne kadar önemli-önemsiz olursa olsun var/şey olan bilinmiyorsa bu, bilmeyenin eksikliğini gösterir.

Konumuzla alakalı en derin yanılgılardan birisi de Allah’ın “olanları da bilmiyor” söylediğimizin zannedilmesidir. Şüphesiz ki Allah her mevcut olanı/var olanı, “Şey” halini alanı bilir. Fakat adı, kendisi, tasarısı ve soyut düşünce planında bile olmayanı bilmez, çünkü bilginin konusu olabilecek bir tarafı yoktur. Bu yüzden olmayanı bilmemek cehalet değildir. Asıl tuhaf ve tutarsız olan, olmayanı bilme iddiasıdır. Allah’ın kitabında “Allah olmayanları da bilir” şeklinde bir mantıksızlık yoktur. Kur’an’da yer alan “Allah her şeyi bilir” ifadelerinin öncesi ve sonrası dikkatlice incelendiğinde görülecektir ki, ilahi bilgi sürekli “var olana, şey’e” ilişkindir. Allah her şeyi, zihinlerde ve fiillerde oluşanı, varlığı olanı bilir, ancak algı dünyamızda tasarısı olmayan ve fiilen şekil almamış, vücut bulmamışsa bu bilinebilir bir şey değildir

Allah’ın varlıklara ilişkin bilgisini anlamaya çalışalım:
“De ki: “İçinizde olanı gizleseniz de açıklasanız da Allah onu bilir. Göklerde olanları da, yerde olanları da bilir. Allah her şeye Kadir'dir” (Al-i İmran, 29)
"Gaybın anahtarları Allah’ın yanındadır; onları O’ndan başkası bilmez. O, karada ve denizde ne varsa bilir; O’nun ilmi dışında bir yaprak bile düşmez. O yerin karanlıkları içinde olan tek bir taneyi dahi bilir. Yaş ve kuru ne varsa hepsi apaçık bir kitaptadır." (En’am, 59)

1-Gaybı bilir, (Gayb: Şu an ki imkânlarımızla ulaşamadığımız veya önceden tasarlanıp ileride-gelecekte olacak "olan" yani Allah'ın olmasını planladığı ve “Ol” emrini verdiğidir. İleriye dönük insan davranışlarını Allah belirlemediği ve şu an mevcut olmadığı için gayb kapsamına alınamaz, zira Kur'an'da "olmayan"ı (Ma’dum’u) ya da gerçekleşmemiş insan davranışlarını gaybdan sayan tek bir ayet yoktur).

2-Kâinatın herhangi bir yerinde, geçmişte olanları, şu an olmakta olanları, tüm gizliliklerde bulunanları bilir,

3-Tüm canlıların neler hissettiklerini, duygularını ve içlerinde olanı (İman, Küfür, Nifak vs) an itibarı ile bilir, Allah şu anlık imanımızı ya da küfrümüzü bilmektedir, ancak O, bizleri çeşitli vesilelerle deneyerek imanımız koruyacak mıyız yoksa isyan mı edeceğiz bunu da bilmek istemektedir. Bu yüzden bizi, bir savaşı ya da sıkıntıyı aşsak bile bir başka denemeye uğratır ve bu hayat boyu sürer. O’nun bilgisi ve kararı durağan değil, kullarının durumuna göre değişmektedir.

4-Allah gelecekte takdir ettiklerini ve imtihan konularının ne olacağını bilir,

5-Allah yarattığı tüm varlıklar için koyduğu tabiat yasalarının nasıl işleyeceğini bilir,

6-Allah imtihanı önceden bitmiş ve hala imtihanı süren kişilerin şu anlık nereyi hak ettiklerini bilir,

7-Allah, insanın imtihan gereği davranışlarını ve insanoğlunun kâinata müdahalesini, eylemin zihinde ve fiilde oluşumu ile “eş zamanlı” yani “-Şey- halini aldığı anda” bilir.
Kulların davranışlarını Allah’ın önceden bildiğini kabullenmek, onları önceden belirlediğini kabullenmektir. Bu, kulun etkisizleştirilmesi demek olduğundan artık buna imtihan denemez. Allah’ın bu işleri, olduktan sonra öğrendiğini kabullenmek de ondan habersiz işlerin yapılabildiğini kabullenmek olur. Her iki anlayış da Kur’ân’a aykırıdır. Allah eylemleri oluş anı ile birlikte bilmektedir.

Комментарии

Информация по комментариям в разработке