Ölürüm de Affetmem Diyen Adamın Cenazesine Gittim‼️ Uzun Protez Tırnaklı Kadın Yemek Yapmıyor‼️

#emelozugur #tunatuner #psikoloji #psikolog #klinikpsikolog #ilişkidanışmanlığı

1:04
📌 Kişi ileri doz acı yaşadığında, üzerini örter ‼️
Ta ki olmadık bir yerde patlayana kadar ‼️
4:40
📌 İlişkinde şikayet ettiğin şeyler varsa, kendine bir sor,
O kişinin yanında senin ne işin var⁉️
7:30
📌 Evlilikte değiştirebilirim diyerek, yatırım tahmini yapmayın.
İmza attığınızda o kişi neyse o olarak devam eder‼️
11:23
📌 Kadın yemek yapmalı, beslemeli!
Protez tırnağı olanlar yemek yapmıyor‼️
14:00
📌 Anne babaya öfke,
Anne babanın evlada öfkesi her iki tarafı da hasta eder‼️
17:00
📌 Barışacağıma ölürüm diyen adamın cenazesine gittim‼️

İnsan ilişkileri, karmaşık duyguların ve beklentilerin iç içe geçtiği, zaman zaman zorlayıcı olabilen bir labirenttir. Bu labirentte her adım, bireylerin birbirleriyle olan etkileşimlerini ve bu etkileşimlerin sonuçlarını şekillendirir. İlişkilerde yaşanan acılar, bazen sessizce içimizde birikir ve beklenmedik anlarda dışa vurur. Bu birikim, örtbas edilmiş duyguların zamanla patlamasına ve bazen de ilişkilerin sona ermesine neden olabilir. Klinik Psikolog Tuna Tuner "kişiler üst seviyede acı yaşadığında süreci atlatmak için üzerini örterler, o acıyla yüzleşmek istemezler, ta ki beklenmedik bir yerde ortaya çıkana kadar" diyor. Peki sizin yaşamış olduğunuz böyle bir patlama anı oldu mu?

İlişkilerde karşılaşılan sorunlar karşısında, bireyler genellikle karşı tarafı suçlama eğilimindedir. Ancak, bu durumda kendimize dönüp, “Bu ilişkide benim rolüm ne?” diye sormak, sorunların çözümünde daha yapıcı bir adım olabilir. İlişkideki her iki tarafın da sorumluluk alması ve kendi paylarına düşenleri gözden geçirmesi, sağlıklı bir ilişkinin temel taşlarından biridir.

Evlilik, iki insanın birbirlerine olan sevgi ve bağlılıklarını resmi bir kurum içinde pekiştirdikleri ciddi bir taahhüttür. Evlilik öncesinde, partnerlerin birbirlerini değiştirebilecekleri veya zamanla istedikleri şekle sokabilecekleri yönünde bir beklenti içine girmeleri, sıklıkla hayal kırıklığına yol açar. İnsanlar, genellikle evlilik öncesindeki karakterleri ve alışkanlıklarıyla evliliklerine devam ederler. Bu nedenle, evlilik kararı alırken, partnerin mevcut haliyle kabul edilmesi ve bir değişim beklentisi içine girilmemesi önemlidir.

Toplumsal beklentiler ve roller, ilişkilerdeki dinamikleri de etkileyebilir. Örneğin, kadınların yemek yapma ve evi idare etme gibi geleneksel rolleri üstlenmeleri beklenir. Ancak, modern toplumda bireylerin rolleri giderek daha esnek hale gelmiştir. Klinik Psikolog Tuna Tuner kendi bakış açısının daha gelenekselci olduğu ve daha sağlam temellere oturduğunu belirtiyor. Yani kadının fıtratıne uygun olarak "kadın yemek yapmalı, beslemeli" diyor. Hatta Klinik Psikolog Tuna Tuner karşılaştığı vakalarda genelde protez tırnağı olanlar yemek yapmadığını söylüyor.

Aile içi ilişkilerde yaşanan öfke, hem ebeveynleri hem de çocukları derinden etkileyebilir. Ebeveynlerin çocuklarına yönelik öfkesi, çocukların psikolojik ve duygusal gelişimini olumsuz etkileyebilir. Benzer şekilde, çocukların ebeveynlerine duyduğu öfke de aile içi huzursuzluğa ve çatışmalara yol açabilir. Bu tür duygusal gerilimler, aile bireylerinin sağlığını olumsuz etkileyebilecek stres ve anksiyeteye neden olabilir.

İlişkilerdeki inatçılık ve katı tutumlar, çoğu zaman ilişkilerin kopmasına yol açabilir. "Barışacağıma ölürüm" gibi ifadeler, kişinin gururunun ve inadının, ilişkileri onarmak için gerekli olan esnekliği ve anlayışı göstermekten daha önemli olduğunu gösterir. Ancak, zamanla bu tür ifadelerin yarattığı pişmanlık ve yalnızlık, kişinin ilişkilerine ve yaşamına mal olabilir. İnatçılığın ve gururun, ilişkilerdeki sevgi ve anlayışın önüne geçmemesi, sağlıklı ilişkilerin sürdürülebilirliği için kritik öneme sahiptir.

Bugünkü konuğumuz Klinik Psikolog Tunar Tuner (PhD) ile hayatımızın önemli bir yerine sahip olan psikolojiyi konuştuk. İnsan ilişkilerini, aile içi ilişkileri, iç dünyamızdaki karmaşayı derinlemesine inceledik. Size şimdiden iyi seyirler.