Meme Dikleştirme Ameliyatı Olan Hastanın Yorumları| PROF. DR. BEKİR ATİK

Meme dikleştirme ameliyatı olan hastamız ameliyat öncesi ve sonrasına ilişkin görüşlerini bizlerle paylaştı. Kendisine çok teşekkür ediyor ve sağlıklı bir yaşam diliyoruz.

Meme Dikleştirme
Memeler kadın vücudunda anneliğin ve dişiliğin en önemli unsurlarından biridir. Yer çekiminin etkisi, çok sık kilo alıp verme, yaşlanma, emzirme gibi birçok nedenlerden dolayı zaman içerisinde sarkmakta ve eski hacmini kaybetmektedir. Kadınlar; meme sarkması, yumuşaması ve deforme olması konusunda çok hassastırlar. Önceden sahip oldukları diri ve dik göğüslerin deforme olduğunu görmek psikolojilerini olumsuz etkiler ve bir çözüm yolu ararlar. Aynı zamanda memelerinin fazla büyük olması da sarkmaya neden olur. Bu nedenle bu sarkan göğüsleri toparlama ihtiyacı meydana gelebilir. Meme dikleştirme ameliyatı ile hastanın beklentilerini karşılayabilecek ölçüde memede toparlama ve küçültme yapılabilir. Meme dikleştirme ameliyatları bu konuda sağlıklı yöntemdir.

Memenin 3 Hali;

Sarkmamış Meme:

Sarkmamış memelerde meme ucu, meme altı çizgisinin üzerindedir.

Hafif Sarkmış Meme:

Hafif sarkmış memelerde meme ucu, meme altı çizgisinin hizasındadır.

Sarkmış Meme:

Sarkmış memelerde meme ucu, meme altı çizgisinin altındadır.

Meme dikleştirme kremleri, aletleri ve masajlar gerçek anlamda göğüs dikleştirmeyi sağlayamaz. Sarkmış memenin tek çözümü meme dikleştirme ameliyatıdır.

Cerrahi Anatomi
Memeler tabanda kaburgalar üzerindeki göğüs kasına bir zar aracılığıyla yapışıktır. Normal şartlarda yukarıda ikinci kaburga, aşağıda altıncı kaburgalar arasındadır. İç tarafta sternum denilen kemiğe dışarda ise koltuk altının ön başlangıç çizgisi hizasına uzanır. Meme büyütme, küçültme ve dikleştirme ameliyatlarında bu çizgiler bize yol gösterici olur.

Meme dokusu 15-20 adet lob dediğimiz haznelerden ve onu çevreleyen yağ dokusundan oluşur. Bu loblardan çıkan süt kanalları meme ucuna kadar uzanır. Meme ameliyatlarında bu yapıların korunması önemlidir. Başka bir önemli konu ise memeyi besleyen kan damarları ve meme ucunun hissini veren sinirlerdir. Damarlar meme dokusu altından ve yanlardan memeye girer ve memeyi besler. Sinirler de genelde kan damarları etrafından meme ucuna kadar uzanır. Ameliyatlarda bu yapıların da korunması önemlidir.

Bir başka yapı ise memelerin şekillendirilmesi ve dik durmasını sağlayan bağ dokularıdır. Cooper ligamentleri denilen bu yapılar meme ucundan başlayıp memeyi sararak yukarı ve yanlara memeyi asar. Büyüyen memelerde bunlarda gerilip uzar. Zamanla esnekliğini kaybedebilen yapılardır. Ameliyatlarda bu yapılar kesilirse ipler yardımıyla askılamak gerekli olur.

Meme Dikleştirme Ameliyatı Nasıl Yapılmaktadır?
Bu ameliyatlar genellikle meme dokusunda fazlalık ya da azlık olmadan sadece sarkıklık olma durumunda kullanılır.

Bu teknikte meme dokusu canlı olarak korunarak meme ucu olması gereken bölgeye taşınır aynı zamanda etraftaki dokular toparlanarak ideal meme şekli verilir.

Göğüs dikleştirmede uygulanacak teknikler sarkıklık miktarına göre değişir.

Eğer hafif bir sarkma varsa; sadece meme başının etrafına yapılan küçük bir kesi ile göğüs dikleştirmesi yapılabilmektedir. Burada meme ucundan girilerek meme dokusu toparlanır ve yukarıya doğru asılır.

Eğer daha fazla sarkma varsa; hem memeyi tutan bağ dokusu hem de süt bezlerinin dokusu daha fazla incelmiş ve sarkmış olacağından yapılacak kesi meme ucundan aşağıya kadar olacaktır. Dokular toparlandıktan sonra meme ucu yukarıya doğru asılır. Bu işlemler sırasında estetik dikişler kullanıldığından ameliyat sonrası uzun dönemde ince beyaz ve çizgi şeklinde bir iz halini almaktadır.

İşlem genel anestezi altında ortalama 1-2 saat içerisinde yapılmaktadır.

Ameliyat Sonrası Dönem
Ameliyat sonrası kişi bir gece hastanede kalmaktadır. Bu süre içerisinde kullanılan ağrı kesiciler ile anormal ağrıları olmayan, rahat geçen bir ameliyat sonrası dönemi vardır.

Meme dikleştirme ameliyatı hareket kabiliyetini engellemez, kişi ameliyattan birkaç saat sonra ayağa kaldırılıp yürütülür. Meme dikleştirme ameliyatı sırasında sonradan oluşabilecek kanama problemlerinin önüne geçilmesi amacı ile çoğunlukla dren kullanılır. Bu drenler genellikle ameliyattan sonraki 2. Günde hekim tarafından çıkartılır.

Ameliyat esnasında kendiliğinden eriyen dikişler kullanıldığından işlem sonrası dikiş alınması gerekmez.

Gerekli pansumanlar yapılarak en fazla 1 hafta içerisinde normal hayatına döner.

İlk 6 hafta doktorun önerdiği sutyen takılmalıdır. İlk 3 haftadan sonra balensiz sporcu sutyenleri giyilebilmektedir.

Meme dikleştirme ameliyatından sonra izler çoğunlukla meme ucundan aşağıya dik bir şekilde tek bir çizgi olarak görülür. Bu izler kişinin genetik yapısına bağlı olarak az ya da belli belirsiz şekilde kalabilir.