Fatih Terim, Arda Turan'a Meydan Okudu.

Описание к видео Fatih Terim, Arda Turan'a Meydan Okudu.

Terim, Arda'ya Meydan Okudu: Bir Şey Varsa Gelsin Yüzüme Söylesin
EURO 2016'da yaşanan sorunları ve en son Arda'nın Milli Takımı bırakmasıyla ilgili 88 dakika süren genel bir basın toplantısı yapan Fatih Terim, Arda'yı kastederek, "Bir şey varsa gelsin yüzüme söylesin." dedi.
12 Haziran 2017 Pazartesi 02:19

''BÖYLE BİR ŞIMARIKLIKTAN ÖTÜRÜ HİCAP DUYUYORUM''

"Milli Takım'da bir şey yok. 4-1 kazanmış, 11 puanda. Öncelikle, birkaç şeyi ifade etmek istiyorum. Açıkçası, son günlerde ülkede Mehmetçikler toprağa düşerken, gençleri eğitmek için vargücüyle savaşan genç öğretmenlerimiz hain saldırılarda can verirken, dışarıdaki düşmanların hepsi ülkemizin karşısında dururken, içeriden dışarıdan birçok düşmanla mücadele ederken ülke, böyle bir şımarıklıkla kamuyounun gündemine gelmekten ötürü hicap duyuyorum. Dünyanın kendi etrafımda dönmediğin, kendi derdimin en büyük dert olmadığını, yaşananlardan kısa süre sonra kimsenin bunu umursamayacağını bildiğim için açıkçası çok da üzülüyorum. Yine de bir söz verdim. Olayları elimden geldiğince açıklamaya çalışacağım.
EURO 2016'DAN SONRA NELER YAŞANDI?

2016'da biliyorsunuz, bir takım şeyler yaşandı. Bu sadece prim değildi. Biz toplandık da hep beraber, Yıldırım Bey ve arkadaşlarımız, Burak'a prim vermeyelim mi dedik. Sadece prim değil, birçok şey yaşandı. Orada yaşanan şeylerin, bizim için somut, sizin için soyut olmasıydı. Çünkü, biz yaşadık, biz biliyoruz. Oradakiler sadece primle ilgili konular değildi. Orada antrenmanlara geç çıkıldı, efendime söyleyeyim fotoğraflara girilmedi. Siz çektiniz, anlatmanın manası yok. Döndükten sonra da hiç kimsenin bilmediği, hiç kimsenin duymadığı şekilde ben bir kadro açıkladım. Bazı arkadaşlar yoktu. Çünkü, muhakkak oyuncular çok önemlidir, oyuncular büyük oyunculardır, hiç itirazım yok ama bir yerde de ilkeler, disiplin ve yahut herkesin kendini bilmesi çok önemlidir.
"BENİM İDARE ETTİKLERİM ARASINDA HİÇ PROBLEM OLMADI"

Milli Takımı kulüp takımı haline getirmelisiniz. Başarı böyle gelir. O gün, milli takımı bir kulüp takımı haline getirdim. Fransa'da, öncesinde ve sonrasında her takımın başına gelecek melanetler bizim de başımızı geldi. Tam burada bir nüans vardı. Kulüpte bunu rahat halledersiniz, çünkü oyuncu sizindir. Beğenmezseniz yollarsanız, cezasını verirsiniz. Ama milli takımlarda böyle değildir. Oyuncular sizin değil kulüplerindir. Buna rağmen, Ankaragücü'nde başladığımdan bu yana 30. yılım, 87-2017! Benim idare ettiğim oyuncular içerisinde hiçbir problem olmadı. Fakat, dışarıdan idare ediliyorsa yapacak bir şey yok. Ben burayı açıkladıktan sonra, tabii kıyamet koptu, o yok, bu yok. O gün de söyledim, bugün de söylüyorum. Herkesin alınmayış nedeni ayrı demiştim. Kimi formsuz, kimi o işlere müdahale, kimi öyle, kimi böyle. Dolayısıyla, bir daha almadım. Bütün ülke, aşağı yukarı, herkes bir hata yapar, herkes bir şans daha almalıdır, kazanmalıyız düşüncesiyle tekrar bir kadro açıkladım. Bu arkadaşların hepsi burada oldu. O tarihten bu tarafa, herhangi bir şey var mı? Arkadaşlar, var mı? Taa uçağa kadar, var mı, yok! Peki, sizlerle (basın) karşılaşılmadı mı, hiçbir tepki var mı, yok.
''GAZETECİLERİ UÇAĞA BEN ALDIM!''

Olay Bilal Meşe olayı değil, olay gazetecilerin uçağa alınma meselesi değil. Gazetecileri ben aldım uçağa. 3 ay önce program yapılırken, bana söyleneni söylüyorum. Maç Ramazan'a denk geliyor. Portoroz 1071 km. Gece 12'de bitiyor Makedonya maçı. Gece saatlerce sahura kadar direksiyon sallayacaklar. Ben de "Peki, arkadaşlar bizimle gelebilir." dedim. Bu ilk uygulama değil. Fransa'ya giderken, bütün yayın yönetmenleriyle beraber gittik. Çok da hoş oldu. Kendisine söyledim oyuncunun, "Bir uygulama yapacaksak oyunculara sormayız." Yarın olsa yine alırım. Ayrıca, gazeteler TFF'ye ücretini ödüyor. Buna rağmen biz ilk sıraya sizi alıyoruz, bir baraj koyuyoruz, arkasına oyuncuları alıyoruz. Buna bir sıkıntı olmadı.
PRİM NE KADAR ARTTI?

150 bin olan, sonra 500'e çıkarılan ve sonra da oyuncuların bastırıp primi 650 bin Euro'ya çıkardığı doğrudur. Primle ilgili belki bir sebepmiş gibi bahsedildi. Esası prim değil, bunu ifade ettim. Çeşitli sıkıntılar oldu. Prim bir araç. Yoksa, orada birçok sebep oldu. Buradan başlayarak. Kimi formsuz, kimi neden olaylara müdahale edemedi diye. Ben öyle bir karar aldım o gün için. Arkadaşlar, kimsenin etrafının dönmüyor dünya. Benim de dönmüyor, kimsenin de. Herkes ciddiyetle ilkelere uymak zorunda. Elimizden geldiğiniz herkese eşit davranmaya çalışıyoruz. Esasında bakılması gereken en önemli yer, ilk maç Kosova mı, çağırılan ilk maç Kosova, Antalya'da. O günden bu yana her şey mutlu mesut. Bir şey mi vardı? Şöyle dedim, "Ben Milli Takım'a aldım, gönlüme almadım" dedim.
İçime sinmeyeni yapmam, söylerim de ama bazen ben de, içime sinmese de kendi çocuklarıma da bir hak veriyorum. Milli Takım, herkesin milli takımı. Affedilsin diye tüm basın söyledi. Ben de böyle yaptım. Bu notu da düşmek istedim. Ben de geç anlaşılacağım galiba.
ARDA TURAN AÇIKLAMASI

Комментарии

Информация по комментариям в разработке