SEYYİD ALİ SULTAN - KIZILDELİ ÇEKİMLERİ, "AŞAĞI TEKKE", CEM T.V., 2007

Описание к видео SEYYİD ALİ SULTAN - KIZILDELİ ÇEKİMLERİ, "AŞAĞI TEKKE", CEM T.V., 2007

Cem Tv.'de ilk kez 2007'de programlar yapmıştım. 2008'de de yoğun bir şekilde bu programlar sürdü, zaman zaman ara versek de 2010'de ve nihayet uzun yıllar sonra 2021'de de programlarımız oldu. Eski kayıtları yeniden yayınlamak iyi olur düşüncesindeyim.

Seyyid Ali Sultan - Kızıldeli Alevi - Bektaşi düşünce ve inanç sistemi içinde temel taşlardan birisi olan çok önemli tarihi bir şahsiyettir. Kurduğu ve zamanla büyüyen ocağı / tekkesi yeryüzündeki en önemli Alevi - Bektaşi kadim inanç ve kültür merkezlerinden birisi olmuştur.
Son zamanlar hakkında da kitaplar yazılmaya başlanan Seyyid Ali Sultan - Kızıldeli gerek tarihi şahsiyet, gerek inanç merkezi, gerekse halk toplulukları bakımından çok mu çok büyük zenginlikleri barındıran, çok büyük ilhamlar alınacak yönleri olan; hem bir büyük bir araştırma sahası, hem de yaşayan bir inanç kaynağı olarak Alevi - Bektaşi kimliğinin canlı bir laburatuvadır. Ne kadar çok söz söylesem az gelir.
Benim Rumeli / Balkanlar sevdam benzersizdir.
Seyyid Ali Sultan - Kızıldeli'ye de çok çok büyük bir aşk ve muhabbet besliyorum.
Aynı zamanda gerek Balkanlar'daki, gerekse Türkiye'deki Seyyid Ali Sultan - Kızıldeli Yolu'ndan gidip bu kültürü yaşatanlara ise apayrı büyük bir sevgim var. Bunu kelimelerle anlatamam...
İşte ilk kez bu aşkın zorlamasıyla 2004'de bölgeye gittim. Sonrasında ise yine hemen tümüyle kendi dar olanaklarımı zorlayarak, kimi dostların desteğiyle, hiçbir beklenti olmadan yine yöreye gittim. Onların tüm çalışmalarını, davalarını takip ittik. Zamanla hedef haline geldiğim de oldu...
Binlerce fotoğraf çektim, sayısız görüntü kaydettim. Bunların tümünü halktan aldığım gibi halka verdim. Benim tüm derdim, inancımızın, kültürümüzün olduğu gibi yaşaması, yaşatılmasıdır.
Bu konuda hiçbir gün, hiçbir zaman benliğe düşmedim. Kimse bu çalışmalarımdan dolayı bana doğrudan maddi bir destekte bulunmadı. hiçbir kurum adına çalışmadan, sadece doğruların yanında yer aldım.
Hiçbir siyasi, politik amacım yoktu, ömür boyu olmayacaktır.
Beni toplum böyle bilsin. İsterse de bilmesin, bu da benim için hiç önemli değil.
Çünkü Alevi - Bektaşi toplumu diğer topluluklar gibi, abartmadan söylemek gerekirse zamanla yozlaşan, kendi değerlerini terk eden bir toplum olmaya başladı.
Dedeler, babalar, kurum başkaları, bazı sözde akademisyenler de dahil birçok insan işi çıkara, ticarete döktüler....
Ben özümdeki sevgimle yolumda yürümeye devam edeceğim...
Buna hala birçok insan inanmıyor...
İçlerinde samimi bir inanç olmadığı, çoğu da aynı çıkarcı kafada oldukları için inanmazlar... Bana inanlar, ulu erenlerin kutlu yolu, bu güzel erdemler yeter... Çevremdeki bomboş çıkarcı kalabalık da benim umurumda değil; sözde akademisyen, dede, baba vs. Alevili - Bektaşiliği devletten, belediyelerdin, şurdan burdan maddi ve manevi güç manevilası yapıp sömürmek isteyenlerin çok çirkinsiniz... Yolumuzun aydınlığı sizin çirkinliğini örtmesin, sizi baştan aklayıp, paklasın...

.... Dursun Gümüşoğlu (Daha önceki bölümlerde kendisiyle ilgili şeyler söylemiştim...)
Aşağı Tekke çekimleri. Daha sonradan yapılan araştırmalar, incelemeler, yorumlara göre; Aslında Seyyid Ali Sultan ve Kızıldeli'nin ayrı şahsiyetler olma ihtimali de göz önünde bulundurulmalıdır. Kuzeyde olan ve şimdi ayakta olan Ruşenler Köyü yakınlarındaki dergah aslında Seyyid Ali Sultan Dergahı'dır, güneyde Kızıldeli Çayı'nın yanında bulunan, Mikro Derio - Küçük Derbent- Köyü yakınlarındaki ise Kızıldeli Sultan Tekkesi'dir. Burada şimdi dergah kamamışsa da, burası aslında bir başka tekkedir. Bu görüşü de yabana atmamak gerekir. Rıza Yıldırım Demir Baba Velayetnamesi'ni dikkatli okuyup yorumladığımızda, iki ayrı tekkenin varlığının 16. yüzyıllarda belirgin olduğunu söylemektedir. Vatan Özgül ise, zaten tümüyle iki tekkeyi birbirinden ayırmaktadır. Bu konu Türk Kültürü Hacı Bektaş Araştırma Merkezi'nde yayınlanan Hacı Bektaş Dergisi Kızıldeli Özel Sayısı'nda bu konuyu gündeme getirmiştir.
Ruşenler Cemevi'nde ve Bulgaristan'dan gelen canlarla dergahta muhabbet...

Kendisiyle birlikte en büyük arzularımızdan birisini gerçekleştirdik; ilk kez 2004 yılında gittiğim Yunanistan'daki Seyyid Ali Sultan Dergahı'na 2007'de birlikte gittik. Cem Tv. için de Yunan Devleti'nden çekim izinleri alarak çekimler, söyleşiler yaptık. Tarihi bir görevi yerine getirdiğimize inanıyoruz. Binbir zorlukları yenerek yaptığımız bu hizmetler bir aşk halinde yaptığımız hizmetlerden, hemen tüm gezi ve ziyaretlerimde olduğu gibi, Cem Vakfı'nın, Cem T.v.'nin bir maddi katkısı olmamıştır.
Programlarlar ise bin bir engel ve zorlamalarla ancak 2008'de yayınlanabildi!

Yolu yaşatıp her türlü zorluğu aşarak Alevi - Bektaşi Erkanı'nı, Öğretisini, İnanç ve Kültürünü yaşatanlar var olsun, var olsun, var olsun...

Bu program daha önce İlkezgi Youtube sayfasında yayınlanmış. Sayfanın sahibi ve bu videoların düzenlenmesinde bana çok katkıları olan Mustafa Karaçiftçi abime çok teşekkür ediyorum.
Bu video 2008'de yayınlanmıştı.

Sevgi ve muhabbetlerimle.
Ayhan Aydın

Комментарии

Информация по комментариям в разработке