SÖZ VE YAŞAM | 12 Eylül'ün işkence üssü: Diyarbakır Zindanı |

Описание к видео SÖZ VE YAŞAM | 12 Eylül'ün işkence üssü: Diyarbakır Zindanı |

Demokrasi tarihinde kara bir leke olarak yer alan 12 Eylül 1980 darbesinin üzerinden 41 yıl geçti. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin emir komuta zinciri içinde gerçekleştirilen son askeri darbesinin, idam ve insan hakları ihlalleriyle anısı ve acısıysa aradan geçen on yıllara rağmen hala taptaze…

Darbeci Kenan Evren'in Yargıtay tarafından iki kez iptal edilmesine rağmen 17 yaşında astırdığı Erdal Eren için söylediği "Asmayalım da besleyelim mi?" sözü hafızalardaki yerini koruyor mesela…

Kanla yazılan bu süreçte verilere göre 650 bin kişi gözaltına alındı, açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı, 7 binden fazla kişi için de idam cezası istendi. 517 kişi "ölüm cezasına" çarptırıldı, 50 kişi idam edildi. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından 14 bin kişinin çıkarıldığı bu dönemde, yaklaşık 100 bin kişi "örgüt üyesi olma" suçundan yargılandı, 30 bin kişiyse "sakıncalı" olduğu gerekçesiyle işlerinden edildi.

Ölümün, işkencenin, hapsedilmenin normalleştiği, hayatın bir parçası haline geldiği 12 Eylül sürecinde tabii ki hapishaneler de bu kanlı tarihten fazlasıyla payını aldı.

Hele o Diyarbakır Zindanı yok mu? 5 no’lu zindanlar… Wikipedia o zindanların “Diyarbakır Cehennemi” olarak tarif edildiğini belirtiyor. The Times gazetesine göre ise Diyarbakır Zindanı "Dünyanın en kötü şöhretli 10 cezaevi" arasında yer alıyor.

12 Eylül sonrası askerî yönetime devredilerek Sıkıyönetim Askeri Cezaevi olarak kullanılan zindanda, 1981 ve 1984 yılları arasında, 34 kişi işkenceyle katledildi ve yüzlerce kişi sakat kaldı. Bu kişilerden 25'i aldığı ağır darbeler sonucu, beşi açlık direnişi sonucu yaşamını yitirdi.

İnsan olanın aklının almayacağı işkencelerden bahsediyoruz burada; aklınıza ilk ne geliyorsa onu yüzle çarpabilirsiniz; hani insanlık onurunu alaşağı eden uygulamalardan… Belki de filmlerde bile öyle sahneler görmeniz mümkün değil!

Öyle ki bu işkencelere karşı Ferhat Kurtay, Necmi Öner, Mahmut Zengin ve Eşref Anyık “İhanet, teslimiyet ve baskılara karşı konulan bir eylemdir.” notunu geride bırakarak kendilerini yaktılar.

İşkenceciler mi? İşkenceci görevlilerden hiçbiri ceza almadı. Cezasızlık zaten bir devlet politikası değil mi bu ülkede?

Ahmet Türk, Celal Paydaş, Feridun Yazar, Gültan Kışanak, Mehdi Zana, Sakine Cansız ve adlarını dahi bilmediğimiz binlerce isim… Hepsi Diyarbakır Zindanı diye anılan cehennemde yaşadı; ağır işkenceler gördü.

Biz de bu programda o cehennemi yaşayanlardan Hüseyin Doğan’ı konuk ediyoruz. Diyarbakır Zindanı’nın canlı tanıklardan olan Hüseyin Doğan bize Dante’nin dokuz katlı cehenneminin nasıl mazlumlarla doldurulduğunu ve o cehennemde yaşadıklarını anlatacak.

Konuk:
Hasan Doğan - Diyarbakır Zindanı Tanığı

Комментарии

Информация по комментариям в разработке