Antakya 6 şubat depreminden 16 ay sonra. Hatay'ın kalbinin attığı Saray caddesi-Zenginler mahallesi.

#AntakyaSarayCaddesi
#ZenginlerMahallesi
6 Şubat 2023 Antakya depreminden 17 ay sonra tekrar aynı sokaktayım.
Bir esmer sevgilinin zeytin karası gözlerine vurulan bir adam
Yüreğinden ona şiirler döken bir adam.
O belki de buraların en yabancısı
Belki de en kimliksiz olan bir adam...
Kalbin yazdığı sözler döküldü kalem-i kağıda
Sonra bir gece sayfalar bir bir uçup giti asi nehrine
Beyaz sayfalar üzerinde aktı mürekkep
Karanlığa karşıp kayboldu sözler
kaybolmuş bir kentin sokağında yalnızım şimdi
Neylersin Yamo sevdasını arayan bir adammım işte….
Burası Hatay'ın kalbinin attığı Saray Caddesi yani Zenginler Mahallesi. Bu kadim şehre ilk geldiğim günden beridir bu eski sokaklara hayran kaldım Burda geçen son on beş yılın her vaktimin geçtiği onsuz bir günüm bile geçmedi bu sokak. Beni çeken belki de buraların geçmişi derin zamanlara giden benimde henüz anlamadığım büyülü bir havasından olsa gerek. Buralarda hiç yabancılık çekmedim. Sanki burada doğdum, kendimi binlerce yıldır hep buradaymışım gibi hissediyorum.
Antakya; Eski tarihi bir yer olduğu kadar aynı zamanda modern bir kent. Şimdi sesiz ve sakin akan #Asi (#Orontes) nehri şehrin hemen ortasından süzülüp yirmi kilometre sonra denize akıyor. Saray caddesi şehrin en işlek en canlı olduğu en önemli ana merkez. Tıpkı İstanbullun o renkli istiklal caddesi gibidir. Antakya’nın bu sokağı bir kentin geçmiş ve geleceğine bağ kurmuş binlerce yılık ruhunu yansıtır. Tüm dinlerin, mezheplerin, dillerin uyrukların, en eski ve en yeni kültürlerin buluştuğu tek örnek mekan-meydan-sokak-cadde-mozaik dedikleri şey işte tamda burasıdır.
Evet, burası gündüzün coşkusu kadar gecenin geç saatlerine kadar süren hareketli ve cıvıl cıvıl kuş ve insan seslerinin hâkim olduğu cap canlı tarihi Antakya sokaklarıdır. Burada her yaştan ve kültürden binlerce insanı bir arada bula birsiniz. Adeta tıklım tıklım dolup taştığı ender bir sokak…
Geç saatlere kadar devam edene eğlence mekânları. Çılgın müzik seslerinin yükseldiği Barlar, kafeler. El emeği göz nuru sanat galerileri, kitap, kırtasiye, antikacılar, gümüşçüler, hediyelik süs eşyalar satan tarihi dekorlu hareketli dükkânlar, sokak satıcıları, ellerinde gitar ve flütleri ile tüm sokağa sesleri yankılanan genç sanatçılar, etrafa yaylan mis gibi taze yemek kokları, değişik tat ve lezzetler, otantik lokantalar, dünyanın bir numaralı künefecilerin mekanları gene burasıdır. Yani tüm renklerin ve sevgililerin buluştuğu bu sokaklarda artık onlardan eser yok. Onların o esen asi nehri kokan, birazda serin Amanos dağın çam kokusu, birazda ak denizin ılık deniz rüzgarın, yerine acı ve hüzün esintisi tozlarla karışık yıkılmış moloz yığınlarına çarpıp kırık tahtaların gıcırtı seslerine bırakmış...
Maalesef Yamo; o esmer tenli kara gözlü sevgilide tıpkı onlar gibi o harabe sokağın taş toprak moloz yığınları arasında kaybolup gitmiş... Tıpkı benim gibi... işte biz o gün tüm çağdaşlarımız ile bir daha tükendik...