2000'lerde Şiirimizde Neler Oluyor? | Hasan Bülent Kahraman | Baki Ayhan T. | Ahmet Bozkurt

Moderatör: Cenk Gündoğdu

18 Nisan Perşembe akşamı 2000’ler Şiiri Konuşmaları’nda Cenk Gündoğdu’nun konukları Hasan Bülent Kahraman, Baki Ayhan T. ve Ahmet Bozkurt’tu. 2000’lerdeki edebiyat ortamını, manifestoları ve dergileri konuştuk. ✨

H. B. Kahraman: “Türk şiirinin, özellikle İkinci Yeni’den beri, açık/kapalı bir biçimde tartıştığı konu aslında gerçek ile imge arasındaki ilişkinin temellendirilmesidir. İmge, dünyanın bir yansıması; nesnelere dair bilgimizin bize daha soyut bir üst dille anlatılması. İmgenin gerçekliği imgenin kendisinde midir, imgenin dışında mıdır? Bugün bu tartışmaya verilmiş birkaç cevap var: Metafizikçilerin, muhafazakâr şairlerin verdiği bir cevap var, benim ‘performans olarak şiir’ dediğim Ahmet Güntan’la başlayan ve onun arkadaşlarıyla devam eden bir cevap var ve üçüncüsü hâlâ imgenin gerçekliğini kendine ait konvansiyonel bazı tanımları esas alarak sürdüren bir grup var. Bu üç grup aslında 2000’li yıllardaki şiiri belirliyor.”

B. Ayhan T.: “Bir manifesto iki şeyi yapmak zorundadır, bunları yapmıyorsa akıntıya karşı kürek çekmekten ya da suya yazı yazmaktan farksızdır: Birincisi bir itiraz dile getirmek zorundasınız (ki bu bir ahlaki itiraz olabilir, siyasal itiraz olabilir, poetik itiraz olabilir), ikincisi de bir şey getirmek zorundasınız. Kalıcı yapıtlarla iddialarınızın sağlamasını almazsanız iddialarınız sadece bir düzyazı verimi olarak kalır.”

A. Bozkurt: “2000’li yıllarda 250’ye yakın edebiyat dergisi yayımlanıyor. 80’lere, 90’lara kadar böyle bir sayı yokken 2000’lerde sadece şiir basan dergi sayısı 70-80 civarında. Bu sayılara amatör dergiler ya da fanzinler dahil değil, onları da hesaba kattığınızda belki çok daha fazlalaşacak. Dergiler edebiyatın evidir. Bugün hem nitelik ve nicelik olarak çok ciddi bir düşüş var. Bunun en temel sebebi de dijital çağ, insanların görsel kültürle haşır neşir olması.”