Aşk Irmağı…
Hazreti Mevlâna her zaman yoklukla aşk arasında bir bağ kurar, ikisini aynı anlama getiren sözler sarfeder. Bir yerde şöyle buyurur:
“Sevgili sizi sizsiz çağırıyor. Bu sebeple size, ‘sizle beraber olmak’ uygun düşmez!”
Ve aşkın, Allah’ın lütfu ve keremi olduğunu şu sözleriyle açıklar:
“Korkma! Bu aşk ırmağı insanı kucaklar, bağrına basar, derinliklerine alır, batırır ama öldürmez. Çünkü âb-ı hayattan ibârettir. Allah’ın lütfundan, kereminden başka bir şey değildir.”
Yokluğun, sadece aşkın değil, şaşılıktan kurtulmanın yolu olduğunu şu sözleriyle ifade eder:
“Senin varlığın Hakk’ın varlığı önünde yoktur. Yoktan ibârettir. Sen, var gibi görünen bir yoksun. İşte bu hakîkati anlarsan, şaşılıktan kurtulursun.”
Kendinde olma hâlleri bizleri nasıl bir havaya sürükler? Ve bunun karşılığında kendinden geçmek neler kazandırır? Hazreti Mevlâna, şu sözlerle, bu iki hâlin karşılaştırmasını da gözler önüne serer:
“Sen kendinde olduğun, kendini sevdiğin zaman, sevgiliyi bulamazsın. Sevgili diken gibi senin gözüne batar. Fakat kendinde olmadığın, kendini beğenmediğin zaman sevgili sana çok yakın olur.”
“Kendinde iken sevgili senden kaçar. Yanına gelmez. Kendinden geçince sana sevgilinin aşk şarabı sunulur.”
Sevgiliye kavuşmak için benlikten kurtulma yolunu gösteren Hazreti Mevlâna şöyle buyurur:
“Eğer sen benlikten kurtulur, benliğini yok edersen, benliksiz olursan, ona kavuşursun; o zaman sen bir dertken devâ olursun da bütün yaralara merhem kesilirsin.”
Rubaî:
Ey aşk kerbelâsı çölünün belâsını candan arayanlar, ey Allah yolunda şehit olan azîz varlıklar; neredesiniz?
Ey tez canlı âşıklar, ey havadaki kuşlardan daha hızlı uçanlar; neredesiniz?
Ey gökyüzünün pâdişâhları, ey gök kapılarını açmasını bilenler; neredesiniz? Geliniz; bize, gökyüzünün kapılarını açınız, bizi ötelere gönderiniz!
Ey benlik zindanının kapısını kıranlar, ey nefsin esâretine düşmüş rahmanî duyguları uyandıranlar, hapisten kurtaranlar; neredesiniz?
Ey gizli hazinenin, gönül hazinesinin kapısını açanlar, ey mânâ yoksullarının varı yoğu olanlar; neredesiniz?
Ey "Nerdesiniz, nerdesiniz?.." diye sorduklarım, aradıklarım! Siz, öyle bir denizdesiniz ki, şu âlem, o denizin köpükleridir!
Zaten sizin, çok önceden o denizle âşinâlığınız vardı; siz, o denizde yüzmeyi çok önceden bilirdiniz!
Şu içinde yaşadığımız dünyada görülen şekiller, sûretler o vahdet denizinin köpükleridir!
Eğer senin aşkın ve aklın varsa, eğer sen temiz kişilerdensen, şu köpüklerle uğraşma, onlarla meşgûl olma, onları geç!
Eğer sen bizden isen, eğer sen de Hakk'ı arıyorsan, şekli sûreti bırak da gönüle doğru yürü, gönüle gel!..
Ey Tebrizli Şems! Doğudan doğ; çık, görün! Çünkü, her ışığın aslının aslının aslı sensin!
(Dîvân-ı Kebîr, VI/2707)
MEVLÂNA CELÂLEDDİN RÛMÎ
Kâinatın nûru Hazreti Muhammed Efendimizin, Ehlibeyt Efendilerimizin, yüce Pîrimiz Hüdâvendigâr Mevlâna’mızın, Pîrân Efendilerimizin selâmları, feyizleri ve güzel keremleri, bizleri sevenlerin ve bizleri izleyenlerin üzerine olsun. Allah, sizleri hep güzel günlerde yaşatsın. Sevgiler, Allah'a emânet olun. Huu…
HASAN ÇIKAR DEDE
Derleyen ve Seslendiren: Sibel Safiye Avcı
Sabâ Ney Taksimi: Emre Işık
www.hasancikardede.com
www.mesnevideyolculuk.com
/ @birlikdukkani
#mesnevi #kuranikerim #mevlana #hzmevlana #hazretimevlana #mevlanarumi #rumi #mevlanacelaleddinrumi #hzsems #semsitebrizi #hazretisems #hzmuhammed #hazretimuhammed #hzali #hazretiali #hasancikardede #ehlibeyt #piran #evliyaullah #mesnevideyolculuk #birlikdükkanı #tasavvuf #sevgi #tevazu #ahlak #mevlevi #mevlevilik #insan #iman #aşk
Информация по комментариям в разработке