1930'lardan Bir Demet İzmir! |

Описание к видео 1930'lardan Bir Demet İzmir! |

1930'lardan Bir Demet İzmir! | #eskiizmir
1930’lu yıllar İzmir şehrinin gelişiminde oldukça önemli atılımların ve gelişmelerin görüldüğü bir dönemdir. Bu atılımda hiç kuşkusuz şehri yöneten kişilerin de başarının ardında koşan insanlar olmasının da büyük rolü vardır.

Halka açık eğlence yerlerinde olay çıkaranlara da sıkça rastlanmaktadır. Bunlardan biri de Bayraklı Sahil Gazinosu’nda meydana gelir. Olay gecesi gazinoda saz çalarken, müşterilerden biri “Zeybek havası çalınmasını” ister.

İsteği çalınmaya başlayınca ayağa kalkarak oynamaya başlar. Bu sırada gazino işletmecisi Ahmet efendi’nin masasında bulunan, arkadaşlarından Rahmi efendi ayağa kalkarak, çalgıcılardan “İstiklal Marşı’nı çalmalarını” ister. O sırada Zeybek çalmayı bitiren çalgıcılar, en azından müşterinin isteğini yerine getirmek için, İstiklal Marşı yerine Sakarya Marşı’nı çalarlar.

Rahmi efendi, herkesin ayağa kalkmasını ister ancak müşterilerden bir bölümünün ayağa kalkmadıklarını görünce yanındaki iskemleyi kaparak bunların masalarına atar ve iskemle orada oturmakta olan adamın eşine isabet eder. Bu nedenle çıkan kavga büyüyünce kadınlarla çalgıcılar ve müşterilerden çoğu kaçar, diğerleri ise kavgayı sürdürür. Bir garson da elinden yaralanır. Sonunda polis yetişir ve Rahmi efendi’yi karakola götürür.”

Benzer bir olay Türkocağı bahçesindeki gazinoda gerçekleşir. Bu olay da bir şarkıdan kaynaklanır. İzmir’de görev yapan Mısır Konsolosu Amar Bey, güzel bir zaman geçirmek için gittiği gazinoda, hanendeler arasında bulunan Nezihe hanıma Arapça bir şarkı söylemesi için haber gönderir. Ülke çapında ünlü bir sanatçı olan ve piyasada birçok birçok plağı bulunan Nezihe hanımın Türkocağı’nda söylemeye daha o gün başladığı gazete ilanlarından anlaşılmaktadır.

Mısır Konsolosu’nun da gazinoya bu nedenle geldiği düşünülebilir. Ricayı kırmayan Nezihe hanım, şarkıyı söylemeye başlar. Ancak, gazino müşterileri arasında bulunan Hamdi Bey ayağa kalkarak “Burası Türkiye’dir! Zamanında tutuk iken bize her türlü kötülüğü yapmış olan Arapların şarkısı burada söylenemez!” diye bağırır ve Nezihe hanımı da uyararak susturur. O heyecanla hızını alamayan Hamdi Bey söylevini sürdürür:

“Cevap verin ey ahali! Söylediklerim doğru mudur? Burası Türkocağı’dır. Arap şarkısı buraya girebilir mi?”

Bununla da yetinmez ve şarkının söylenmesini istemeyenlerin el kaldırmalarını önerir. Gazinoda bulunanların bir kısmı öneriyi desteklemek için el kaldırırken, bir kısım seyirci de el kaldırmaz. Zaten, olaydan çok korkan Nezihe hanımın da şarkı söyleyecek hali kalmamıştır. Beş dakika zaman geçmeden de Mısır Konsolosu gazinoyu terk eder. Olay yatıştı sanılırken seyirciler arasında bulunan Şefik adındaki bir kişi birden ayağa kalkar ve bağırır:

“Nezihe hanım Arapça şarkıyı söyleyecektir. Türkocağı Gazinosu’nda Alafranga çalgı çalınırken Şark musikisinin men edilmesi doğru olmaz!”

Ortam yeniden gerginleşirken Hamdi Bey ve arkadaşları kendisini, bulunduğu yükseltiden aşağıya indirerek susturur. Konu gazetelerde hemen yer bulurken, Hamdi Bey ve arkadaşlarının, Şefik Beyi “Nasıl susturdukları”nın açıklanmadığı da görülür.

Seslendiren: Kadir Tanrıkulu
İçerik hazırlama ve düzenleme:: AkifTanrıkulu

Комментарии

Информация по комментариям в разработке