Lenfödem Ameliyatı: Hangi Koşullarda yapılır, ameliyat ile tedavi biter mi - Prof. Dr. Ahmet AKGÜL

Описание к видео Lenfödem Ameliyatı: Hangi Koşullarda yapılır, ameliyat ile tedavi biter mi - Prof. Dr. Ahmet AKGÜL

Lenfödem teşhisi koymak uzmanlık gerektirir. Hastalar aylarca hatta yıllarca bacaklarındaki şişlik, şekil bozukluğu, ağırlık ve basınç hissi, bacak kararma, renk değişikliği, kaşıntı, tırnaklarda şekil ve renk bozukluğu, mantar, ayak bileklerinde yara ve nihayet Fil Hastalığına giden süreç içinde dokdor doktor dolaşır ve bir türlü teşhis konulamaz. Sonunda biri tanıyı koyar ve tetkik yaptırır. Bu tetkik de ya Dopler Ultrason veya ayaktan iğne yapılarak yapılan acılı ve radyasyonlu bir işlem olan Sintigrafi yapılır. Hasta nihayet tanısı kondu der ve heyecanla tedaviyi bekler ama doktor, "bu hastalığın tedavisi yok, bununla yaşamayı öğren" der. Hastanın tüm umutları kaybolur ve neredeyse hayata küser ve evden çıkmak istemez.

Neredeyse binlerce hastamızdan duyduğumuz öyküler bunlardır.

Öncelikle şunu iyi biliniz ki HER HASTALIĞIN TEDAVİSİ VARDIR ve kesinlikle tedaviye inancınızı bırakmayınız. Aşağıdaki bilgilendirmede lenfödem ameliyatları ile ilgili kısa bir özet anlatılacaktır ve uygun işlemi yaptırdığınızda sonuçları sizleri tatmin edecektir.

Lenfödem hastaları, genellikle ilk olrak kalp ve damar doktoruna veya fizik tedavi ve fizyoterapi kliniklerine başvururlar. Lenfödem denen hastalık genellikle bir bacağı tutan ve ilk başta şişlikle başlayan bir durumdur. Hücreler arası lenf sıvısının artması ve lenf damarlarının tıkanması veya lenf bezlerinin bozulması sonucu ortaya çıkar. Lenfödem nedir sorusunun ayrıntılı cavabı için lütfen TIKLAYINIZ.

Çok sayıda lenfödem hastası vardır hatta bu hastalar sosyal medyada birçok grup kurmuş, kendi aralarında devamlı iletişim halindedir. İnsanın hastalığının YALNIZCA KENDİNDE OLMADIĞINI bilmesi açısından, hastaların kendi aralarındaki iletişimi moral vericidir fakat devamlı negatif yorumlar yapılması ve bu yorumların bilimsel gerçekten uzak olması hastaların kendi kendilerine YANLIŞ veya EKSİK tedavi uygulamalarına ve en sonunda MORALLERİNİN İYİCE BOZULMASINA ve daha da kötüsü doğru yapılacak tedavilere ve bunu yapacak doktorlara bile inançlarının yitirmelerine yol açmaktadır.

Lenf damarların kesintiye uğraması veya lenf damarının tıkanması sonrası gelişen lenfödem çok sık görülmektedir. Buna rağmen tedavisi konusunda tıp dünyası zorlanmaktadır. Bu nedenle devamlı suretle yeni tedaviler ve yeni ameliyat teknikleri geliştirmekteyiz.

Lenfödem, aşırı lenf sıvı üretimine karşın lenf taşıma kapasitesi arasındaki dengenin bozulması sonucunda ortaya çıkmaktadır. Normalde lenf sıvısı, belirli bir zaman aralığında vücudun belirli bir kısmından taşınması gerek mektedir. Lenf sıvısı taşıma kapasitesi ise belirli bir yerden belirli bir zaman aralığında taşınabilen lenf sıvısı miktarı olup lenf bezlerinin (nodlarının) sayısına ve fonksiyonuna bağlıdır. Normal fonksiyon gören bir lenfatik sistemde, akımın kesintiye uğratılması bu dengeyi bozar ve" lenfödem" dediğimiz durum ortaya çıkar. Lenf akımındaki bu kesintinin nedeni, çoğunlukla kanser tedavisinin bir parçası olarak lenf nodu çıkarılması ve/veya ışın tedavisi uygulamalarıdır.

Hastalığın başlangıç safhasında etkilenen kol veya bacağındaki taşınamayan lenf sıvısı birikir ve ödem başlar, ödem olan yere parmak bastırınca çukurluk (gode) bırakır. Lenfödemin bu safhasına "sıvı fazı" da denilmektedir. Bu dönem "evre I Lenfödem" olarak bilinir. Yani bir anlamda ERKEN DÖNEMDİR. Evre 0 ise hastada lenfödem başlamıştır ama yalnızca öğleden sonra çok ayakta durduktan sonra bacakta şişmeler olur ve sabah uyandığında bacaklar normaldir. Bu dönemlerde de tedaviye başlanmalı veya en azından ÖNLEMLER ALINMALIDIR.

Lenfödem bu başlangıç safhasında etkin bir şekilde tedavi edilmediği takdirde kol veya bacaktaki kronik lenf sıvısı fazlalığı, yağ birikimi ve bağ dokusu içeren bir kütleye dönüşür. Bu nedenle hastanın bacak veya kolunda AĞIRLIK ve GERGİNLİK hissi oluşur. Lenfödemin bu safhası "katı faz" olarak da adlandırılmaktadır, bu dönemde "evre II Lenfödem" ve "evre III Lenfödem" safhalarına karşılık gelir.

Kronik lenfödem tedavisinde esas amaç: lenf sıvısının biriktiği yerden taşınmasını sağlamaktır. Ameliyat dışı tedavilerde kompresyon yani lenf bandajı ve manuel lenfatik drenaj yani elle yapılan lenf masajı işlemlerini içeren, kombine dekonjestif tedaviye rağmen sonuç alınmıyorsa veya alınan sonuç tatminkar olmayıp düzelmede bir ilerleme sağlanamıyorsa, ameliyat tedavileri önerilmektedir.



LENFÖDEM AMELİYATI NE ZAMAN YAPILMALIDIR?
Lenfödeme bağlı kol veya bacakta hareketlerde ve fonksiyonlarında ciddi kısıtlılık, tekrarlayan selülit (ciltte kızarıklık ve dokunmaya bile ağrı/acı yapan mikroplu deri altı iltihabı) ve lenfanjit (lenf damarlarının mikroplu ilthabı) hastalıkları, ağrının sürekli hale gelmesi, lenfanjiyosarkom (lenf damarı kanseri) gelişmesi ve kozmetik bozukluğa bağlı hastanın takıntısı varsa ameliyat yapılmalıdır. Ancak, yeni gelişmeler ışığında lenfödemin erken safhalarında uygulanan ameliyathanedeki tedavilerin daha yararlı olacağı evreleri kaçırmamak ta önemlidir.

Комментарии

Информация по комментариям в разработке